- Dünyaya bakmayı aşıp, dünyayı görme noktasına ulaştığımızda neye talip olmamız gerektiğini de anlarız. Bakmakla yetinmenin gerçek ilerlemeye yani içteki aydınlanmaya engel teşkil ettiğini bir kavrayabilsek!
- Akılsız adam taş gibi: Suya düşerse batar. Saf yürekli adam şeker gibi: Suya düşerse erir. Bilge kişi yağ gibi: Suya düşerse yüzer.
- Bir muamma olarak doğdum bir bilmece olarak öleceğim.
- İnsan hayatı kendini tekrar edip duran bir " devr-i daim " manzarası arz etmediği takdirde sahiden insan hayatı olur.Evet alnımıza ne yazıldıysa onu yaşarız ve fakat uhdemizdeki insanlık,robot,kukla,köpek değilde insan olmuşluk,alnımıza kendimizi tekrar etmeyeceğimizin yazıldığına karinedir.Tarih tekerrür etmeyecektir.
- Allah'ın insana yakınlığı değil;İnsanın Allah'a yakınlığı:İnsan hayatıyla insan olmayanın mevcudiyeti arasındaki farka anlam veren belirti budur.
- Her yaşayan bir insan,yaşayan diğer insan karşısında bir ümittir.
- İman taşımak bilgilenmeye sınırlar getirmeye değil,kendinin sınırları olduğunu bilmeyi,haddini bilmeyi gerektirir.
- İmanımız,zahirle batın arasındaki,iç dünyamızla dışımızdaki dünya arasındaki sahih irtibatın kuruluşundan kuvvet alır.İrtibat güçlendikçe iman artar,irtibat azaldıkça iman zayıflar.
- Bir şeyin modası geçiyor veya o şey yeniden moda oluyorsa anlayın ki,o şey hiçbir zaman nitelikli diye adlandırılmayı haketmemiştir.
- İşten anlayan insanlar kendilerini bildikleri için,işleri kendi bildikleri gibi yaparlar.İşten anlayanlar çizmeyi aşmaz,aşmaya yeltenmez;ama çizmeyle ilgili bütün işler o kişinin çizme konusundaki fikri alınarak yürütülür.