İktidarsızlar, tabiatın onlara karşı ne kadar anaç davrandığını bilseler, salgı bezlerinin uykusuna şükreder ve bunu sokak köşelerinde överlerdi.
"Kendimi şu rejimden çok bu rejime meyilli hissediyorum," demek, belirsizlik içinde yüzmektir; "şu polisi bu polise tercih ediyorum," diye belirtmek daha doğru olur. Gerçekten de tarih, polislerin sımflandmlmasına indirgenir, zira, tarihçinin ele aldığı, çağlar boyunca insanların kafasındaki jandarma mefhumu değilse nedir?
Nefret etme zevki için nefret edilen huzurlu devirlerde, hoşumuza gidecek düşmanlar aramamız gerekir ? hareketli devirlerin bizden esirgediği enfes bir tasa.
Reformcular, ilk iman belirtisi'ni gösterdiklerinde niye tecrit edilmemişlerdir? Ve onları bir darülaceze ya da hapishaneye sürmek için ne diye beklenmiştir? Celileli (İsa) oralara daha on iki yaşında yollanmalıydı. Toplum kötü örgütlenmiştir: genç ölmeyen kaçıklara karşı hiçbir girişimde bulunmaz.
Mağaralardan salonlara geçmek için bize hatırı sayılır bir zaman gerekti; yolu tersine katetmek için aynı zaman mı gerekecek, yoksa kestirmeden mi gideceğiz? ? Tarihöncesini sezmeyenler için nafile.
"İntihara meyilli olmak, yasalara saygılı pısırık katillere mahsustur, öldürmekten korktuklarından, kendilerini yok etmeyi düşlerler, cezalandırılmayacaklarından emin olarak..."
Ölümü tozpembe görmeyenin kalbinde bir renkkörlüğü vardır.
İnsanlarla düşüp kalktıkça düşüncelerimiz kararır; ve bunları aydınlığa kavuşturmak için yalnızlığımıza döndüğümüzde, düşürdükleri gölgeyi buluruz.
"Bir gün, uzak bir diyardan, dünyayı fethetmek için yola çıktım; dünyanın bütün tereddütlerini...." (Sayfa 47)
"Hakikatler"... artık onların yükünü çekmek istemiyoruz, ne de onlara kanmak veya suç ortağı olmak... Bir virgül için ölünen bir dünya düşlüyorum. (sayfa 7)
Georges Perec
John Berger
Truman Capote
Yılmaz Yeşildağ
Ahmet Haşim
Sibel Eraslan
Mehmet Rauf
Cemil Kavukçu
Batuhan Dedde
Atasoy Müftüoğlu