- İkili konuşma kutupları değiştirir, insanın karşısında daha uzun zaman susabileceği, yakındaki biri, ansızın yine ona en yakın kişi olur.
- İnsanın zorbaca iktidarının doruğu yılların sayılmasıdır; dünyanın yaradılışına ilişkin tüm söylencelerin en kasvetlisi de, dünyanın bizim için yaratıldığı söylencesidir.
- Siste şekiller, sözcükler gibidir. Sisten kim çıkagelirse gelsin, beni yeni bir sözcük gibi heyecanlandırır.
- Nefret ettiğim şey, öğrenilmiş olan değil, onun içine yerleşmiş olmam.
- Düzende canice bir yan var: Hiçbir şey izin verilmediği yerde yaşamamalı. Düzen, aslında insanın kendi oluşturduğu, küçük bir çöl. Sahibinin düzene tam olarak dikkat edebilmesi için bu çölün sınırlandırılmış olması önemli. Her şeyi gözü dönmüşcesine boğabilmek hakkına sahip bulunduğu böyle bir çöl alanı olmayan insan, kendini yoksul hissediyor.
- Güneşte insanlar sanki yaşamayı hak ediyorlarmış gibi gözükürler. Yağmurda insanlar, sanki çok büyük planları varmış gibi gözükürler.
- Her şey ''ben''den daha iyidir, ama onu nereye koymalı?
- En güç olan şey, kendini bir kez bütünüyle gerçekleştirdikten sonra sınırlayabilmek. kendini gerçekleştirenin bunun ona özgü olduğu yanılsaması, hep boş kalanın kendinden duyduğu hoşnutluk kadar yanlıştır.
- Sanki her şey camdan yapılma gibi. İnsanlar nesnelerden daha kırılganmış izlenimini uyandırıyorlar... Işık sönüyor, bir şangırtı duyuluyor. Işık yeniden yanıyor ama kimse kırılmamış.
- Sıradan bir şimdiki zamandan kaçabilmek için önüne gelen her eski yalana sığındı.