- Sarılsak biliyoruz ki daha zor ayrılacağız. "Sarılmayalım" dedi, "Tamam" dedim. "Neden tamam dedin" der gibi baktı. "Önce sen başlattın" dedim gözlerimle... Gitti, temmuzun ortasında üşüdüm. Kalın giyinmeliydim belki, ama onun kadar sıcak tutan bir şey de yoktu ki.
- Ne bütün zorluklar seni buldu, ne mutluluklar başkalarının oldu. Sadece herşeyin bir zamanı var.
- Ben seni severken; yorul, sevilmekten öl - bit istedim...
- Henüz yolumuz kesişmemiş olabilir, başka yollarda geziniyor olabiliriz. Belki de karşıma hiç çıkmayacaksın ve biz diye bir şey olmayacak. Belki de yüzünü ezberleyeceğim. Bazen düşününce anlam veremiyorum, sarılmamız gereken bu kadar konu varken sen hala neden yoksun?
- Allah senin saçlarını benim parmaklarımın arası için hazırlamış sanki...
- Şimdi sevmek için birini bul ve güzel diyerek sevme onu! İçinde sen olan biri olsun. Seni onda bulmanın tadını çıkar, işte o sevgiye doyum olmaz...
- Aşk ve acı... Zaten çok benzerler birbirine ve hangisini tatmadan ölürsen öl, eksik gidersin bu dünyadan.
- Bazen birileriyle bir yola çıkacaksın. Yolculuğun ne üzerine olduğu önemli değil. Her yolculuk içinde bir parçada olsa güven barındırır ve kimse güvenmediği biriyle yolculuğa çıkmaz.
- Sen hiç uyurken sabaha kadar sevildin mi? Bence sevildin. Nerden mi biliyorum? Kendimden...
- Hoşlandığın kadına papatyalar vermelisin, hatta vermesen de olur ''şu topraklarda bir yerlerde senin için yaşayan papatyalar var.'' desen yeter. İşte o papatyalar nasıl yerinde güzelse, sende benim yanımda öyle güzelsin. Bizi koparmasınlar...