- ? Benim korkak kalbim size âşık oldu? ? Kutu kutu pense oynamıyoruz küçük bey, aşkı çocuk oyunu mu sandınız siz? ? Aşkın bir oyun olmadığını öğrenecek kadar büyüdüm ama şayet aşk bir çocuk oyunu olsaydı ve o oyunun adı da kutu kutu pense olsaydı tüm dünya size arkasını dönse bile ben size arkamı dönmezdim küçükhanım? ? Böyle konuşursan kilitlenirim ben ama? ? Eğer kilitlendiğiniz yer kalbim olacaksa bundan memnuniyet duyarım. ? Susuyorum. ? Ben de size?
- Seni en güzel ben severim. Hem de bu korkak kalbime rağmen.
- Ben kendimi seninle tanıdım, ne kadar çok sevebileceğimi sen öğrettin bana. Çok şey öğrettin aslında... Kimsenin sana benim kadar güzel bakamayacağını biliyorum mesela... Bildiğim birkaç şey daha var. Adını biliyorum, kokunu biliyorum, gülüşündeki çocuğu ve gözlerini kaçırışını biliyorum. Başka da bir şey bilmiyorum, bilmeyi de istemem zaten...
- Hayatımda ilk defa aşık olmuştum. Korkak kalbim bu sefer kendini uçurumlara bırakmaya karar vermişti. Sonrası bilinmeyen bir şeydir aşk ve hep korkutur beni... Nereye götüreceğini bilmediği bir trene biner miydi insan?... Binerdi. Kalbini dinlediğinde, nereye gideceğini bilmese de, o yolculuğa hayır diyemezdi...
- Eskiden sevdiğim bir şarkıyı dinlemek için kaseti geriye sarmam gerekiyordu. Bunun içinde hayatımdan belli bir zaman dilimini feda ediyordum. Hayattaki en değerli şey zamandır. Çünkü; geri dönüşü yoktur... Diyeceğim o ki kaseti geri sardırmak çok daha mutlu eder insanı çünkü verdiği emeğin karşılığını sevdiği şarkıyı dinleyerek alacağını bilir. Hayatta biraz böyledir işte. Çok sevdiğim şeylere kavuşmak istediğinde mutlaka kavuşursun ama kavuştuğunda ortada o eski senden eser kalmaz. Anlayacağın hiç birimiz neyin mücadelesini verdiğimizi bilmiyoruz, zaman geçerken bizde yolculuk sırasına konuyoruz. O yüzden kendini hiçbir şey için üzme...
- Ben seni babasından azar işittiği sırada halının desenini inceleyen ve dünyayı oraya sığdıran bir çocuğun gözlerindeki düşünce ile seviyorum.
- .. mutluydum ama bilirsiniz işte mutluluklar pek uzun sürmez. En azından acılar kadar uzun sürmediğine eminim. Çünkü acılar izler bırakırken, mutluluklar acıların bıraktığı izleri bir süreliğine siler. Benim yaşadığım mutluluklar tam da böyleydi. Silinmiş gibi görünen ama altında hep bir acıyla boğuşan...
- Hayaller kesinlikle gerçeklere benzemez. Hayalini kurduğun her şey kusursuzdur ancak gerçeklerin hayallerde görülmeyen kusurları vardır.
- İnsanlar ayrılırdı ve her ayrılık aslında yeni bir beraberlik için yapılırdı. Sonsuza kadar yalnız kalacak halin yoktu. Benimse yalnız kalacak halim vardı belki ama sensiz kalacak halim yoktu
- Sizinle aynı yola çıkıp sizi yolda bırakanları tekrar yolunuza katmayın.