Nasıl, sevdikleri kişileri yitirmiş kişiler, "İnanamıyorum ? hemen şimdi, oradan çıkıp gelecekmiş gibi geliyor", diyorlarsa ? bunu da açıkça duyuyorlarsa... ?Ya da, garip bir göz yanılmasıyla, gördükleri bir kişiyi sevgili ölülerine benzetiveriyorlarsa ? bunun bir yanılsama olduğunu da açıkça bilerek...
Özlem, sana, yalnızlığının değerini de öğretir, yakıcılığını da...
Ki, nasıl, gelmeyeceğini bildiğini beklemen "bilgelik sevgin" idiyse, gelmişken uzaklaşıp, gidip de geri gelmeyeceğini bildiğini, gene, bekleyebilirsin ?aynı "bilgeliğin" 'sonradanki' biçimi olarak... Bekle.
Felsefe yapmak, kişinin, gelmeyeceğini bildiği birisini beklemesine benzetilebilir.
Nasıl, dolgunlaşmış, kocaman, ama yeşil bir Domates, Ekim güneşinde kendisini kızartacak ışınları bulamayınca, dalıyla bağını kesip, kızarmanın, olgunlaşmanın yolunu, çürüme sürecinde ararsa ...
Çiçek dolu kocaman Ihlamur'un üzerine yağan yaz yağmurunun süzülüp yere düşen her bir damlası biraz kokulanmaz mı?
yaşanmışlara müteşekkir olmalı
Biliyor musun, Papatyamı öldürüyorum -hep aynı saksı içinde beslenmeden tutuyorum onu; ben varken biraz su alıyor, yokken de, kupkuru kökleriyle, öyle, Güneş'in altında kalıyor: verebildiği çiçekler, birer dal çıkıntısı yalnızca; yaprakları, sarı kahverengi, yanık ve kavruk -Papatyamı niye öldürüyorum, sence?
Nasıl, gelmeyeceğini bildiğini beklemen "bilgelik sevgisi" idiyse, geleceğini bildiğini beklemen de, sevginin kendisidir
Hiçbir zaman çiçek açmayacağı belli olan bir bitki gibi...* *Olabildiğim, yalnızca, birkaç tümceydi. Yalnızca birkaç tümce olabildim. Birkaç tümceydi yalnızca, olabildiklerim.
Ali Şeriati
Hakan Günday
Kristin Hannah
Hüseyin Nihal Atsız
Darynda Jones
Lisa Gardner
Kemal Tahir
Turgut Uyar
Marc Levy
Philippa Gregory