Belki parçalarını bir araya getirebilmen için önce parçalanman gerekiyor...
Benden vazgeçme. Yalnızca bunu isteyebilir miyim senden..?
Onunla konuşmak falan istemiyorum. Sadece yüzünü görmek istiyorum...
Tutku nedir..? Kişinin var oluşudur, şüphesiz... Tutkuda, beden ve ruh ifade arayışındadır.. O tutku ne kadar yoğun hissedilirse ve ne kadar dışa vurulursa, yokluğunda yaşam da o kadar katlanılmaz bir hal alır. Bu bize tutkuyu yitirdiğimiz ya da görmezden geldiğimiz taktirde kısmen öleceğimizi ve kısa süre sonra, ne olursa olsun, büsbütün yok olacağımızı hatırlatır...
Hatıralar alkollü içecekler gibiydi; fazlası ve hızlısı insanın dengesini bozabiliyordu...
"Bu yeterli mi?" "Sevgi mi? Her zaman yeterlidir, kardia mou."
Dünyasını değiştirmek, bir kadının ayaklarının altındaki zemini çürütmek için yeterli olan üç kelime.Dev bir dalga gibiydi o cümle, hiç umulmadık bir anda gelen,binaların temelini yıkıp,evleri un ufak eden bir dalga gibi.
Seni artık sevmiyorum. Dev bir dalga gibiydi o cümle, hiç umulmadık bir anda gelen, binaları temelinden yıkıp evleri un ufak eden bir dalga gibi...
Bir cümlenin, bir merhabanın hayatını ne zaman değiştireceğini bilemezsin...
Kesilen şeyler, aile ve evlilik gibi çabucak biten veya ölen şeyler sonsuza dek acı verirdi...
Mine Söğüt
Reşat Nuri Güntekin
Ali Şeriati
Buket Uzuner
Johann Wolfgang von Goethe
Özdemir Asaf
Kemal Tahir
Walter Benjamin
Laurent Gounelle
Julian Barnes