Neşeniz, maskesi düşen kederinizdir.
Birbirinizi sevin, ama birbirinizi sevginizin kölesi yapmayın; sevgi, bırakın ruhlarınızın kıyıları arasında, gidip gelen, yükselip alçalan bir deniz olsun.
"Veririm ama sadece hak edenlere" dersiniz sık sık.
Ne meyve bahçenizdeki ağaçlar böyle der ne de çayırlarınızdaki sürüler.
Onlar yaşayabilmek için verir, çünkü vermekten kaçınmak yok olmaktır.
Yalnızca içinizdeki iyilikten bahsedebilirim, kötülkten değil.
Çünkü kötülük, kendi açlık ve susuzluğu içinde
Azap çeken iyilikten başka ne olabilir ki?
Yüreğine değil de bedenine sahip olmuş şehvet düşkünü bir zenginin aldattığı ve umutsuzluğun ve sefaletin kucağına ittiği bir kadın mısın, Tanrı'nın güzellik bağışladığı?
Uykunun bastırdığı ama uyanıklığın direndiği karmaşık bir "herşeyi unutmuşluk" havasına dalıp gittim.
"Ve kalbinizin mevsimlerini kabul ederdiniz, tıpkı tarlaların üzerinden geçen mevsimleri her daim kabul ettiğiniz gibi..."
Ben doğululara ağlıyorum çünkü hastalıklara gülmek koca bir cahillik.
"Bunlar kelimelere dökülenlerdi.
Fakat kalbindeki pek çok şey, söylenmemiş olarak kaldı.
Çünkü en derin gizemini açıklayamazdı..."
"İnsan sevebileceği birini buluncaya kadar kaç kişiyi sevdiğini zannediyor..."
John Hart
Adam Fawer
Markus Zusak
Darynda Jones
Tahsin Yücel
Neil Gaiman
Afşar Timuçin
Arthur Rimbaud
Martin Lings
Nilgün Marmara