Hayatınızdan birkaç gün ya da birkaç haftayı çıkarıp atmak neden mümkün değildi ? (syf. 128)
NASIL' ını anlıyorum: NEDEN' ini anlamıyorum..
İnsan, ardında tek bir iz bile,bir kağıt parçasına karalanmış tek bir adsız sözcük bile bırakamadıktan sonra, geleceğe nasıl seslenebilirdi?
Şişmanım ama içeriden zayıfım. Her taş blokunun içinde bir heykel olmasına benzer şekilde, her şişmanın da içinde zayıf birinin olduğuna hiç dikkat etmediniz mi ?
Tuhaf, diye düşündüm; bugünlerde cinayetler ne kadar ruhsuz olmaya başladı. İnsanları kesip biçmeler ve parçalarını oraya buraya bırakmalar da neyin nesi ? Nerede o eski aile içi zehirlenme dramları... Sanırım yaptığınızdan dolayı cehennemde çıtır çıtır yanacağınıza inanmadan iyi cinayetler işlenmiyor, sebebi bu.
Konuşan,adamın beyni değil,gırtlağıydı.
Savaş eğer sizi öldürmüyorsa düşündürmeye başlaması kaçınılmazdı. O tarif edilmez aptalca kargaşadan sonra kimse toplumu piramitler gibi ebedi ve tartışılmaz bir varlık olarak göremezdi.
Gelecekten o kadar korkuyoruz ki, bir tavşan gibi doğruca boa yılanın gırtlağından içeri atlıyoruz.
**İnsana karşı savaşırken sonunda ona benzememeliyiz...*
En iyi kitaplar insana zaten bildiklerini söyleyen kitaplardir
Erdal Demirkıran
Richard Bach
Jean Paul Sartre
J. G. Ballard
Senai Demirci
Henry David Thoreau
Tomris Uyar
Ceyhun Yılmaz
Aldous Huxley
O. Henry (William Sydney Porter)