Kişiliğini hiçbir yabancı unsur eklemeden büyüt, başkalarından hiçbir şey istemeden, başkalarına hiçbir zaman emretmeden, ama ihtiyacın olduğunda ötekiler olmasını bilerek. İhtiyaçlarını en aza indir ki, hiçbir konuda başkalarına bağımlı olmayasın.
"Gemiler farklı farklı limanlara doğru yola çıkmış ama bir tanesi bile kedersiz bir hayata gitmiyor."
"Her şeyden bıktım ve her şeyin her şeyliğinden de bıktım."
"Kalbimde huzurlu bir ıstırap var ve sakinliğim vazgeçişimdendir."
"Bütün bir hayata yabancı gibi, denize hasret bir ada gibi, her şeyin üzerinde yüzen faydasız bir gemi gibi sislerin arasında gözden kaybolacağım."
"Dünya büyük bir kafa karışıklığı, gecenin içindeki sesler gibi."
"Her zaman sevilmek istedim. Bana ilgisizce davranılması daima kederlendirdi beni. Talihin yetim bıraktığı ben, her yetim gibi birilerinin sevgisini ve şefkatini görmek istedim. Bu ihtiyaç daima yatıştıramadığım bir açlık oldu ve bu kaçınılmaz açlığa kendimi o kadar alıştırdım ki, bazen gerçekten yemek yeme ihtiyacı hissetmediğimi düşünüyorum. Her ne olursa olsun, hayat canımı yakıyor."
"Ruhum hayatımdan yoruldu!"
Gelecek zamanın sonlarına doğru bir gün biri çıkıp hakkımda bir şiir yazacak, ben de belki ancak o zaman, Kendi Krallığım'da hüküm sürmeye başlayacağım.
Her birimiz birden çok kişiyiz, pek çoğuz, ifrat sayıda kendimiziz. Bu yüzden, çevresini küçümseyen kişiyle o çevreden zevk alan ya da onun yüzünden üzülen kişi aynı değildir. Varlığımızın engin sömürgesinde farklı düşünen ve farklı hisseden pek çok türde insan vardır.
Yılmaz Özdil
Celal Şengör
Andrey Platonov
Milan Kundera
Tuna Kiremitçi
Kamuran Şipal
Ece Temelkuran
Susanna Tamaro
Tiziano Terzani
Afşar Timuçin