- Evlilikteki dostluk birbirine ruhen eşit ve tamamlayıcı olmayı gerektirir.
- Modernizm bize sadece bu dünyada özgürleşmeyi ve zevk peşinde koşmayı önerdi. Bunun sonucunda özgür, ama yalnız insanlar çoğaldı. Yalnızlığa karşı en duyarlı kişilik kadında vardı.
- Bir kimsenin herkesi kendisi gibi bilmesi kadar saflık yoktur. Her insan farklı kişilik örüntüsüne sahiptir. Meslek hayatımızda, 50 yıl aynı yastığa baş koyduktan sonra birbirlerinin yeni huylarını keşfettiklerini söyleyen pek çok çifte rastlarız.
- İletişimin en kötüsü, iletişimsizliktir. İletişimsizlikte hem bilgi alış verişi yoktur, hem de yalnızlık duygusu fazladır. İnsan sosyal bir varlık olduğu için iletişimsizlik onun ruhunu en çok örseler. Meselâ ceza evlerinde 15 günden fazla hücre hapsi ve uyaransız bir ortam, akıl sağlığını ciddî bir şekilde tehdit eder.
- Kişilik yapılarındaki farklılıklar kadın erkek arasında oldukça belirgindir. Bu durum doğaldır ve genetik algoritmanın bir gereğidir.
- Kadınların erkekler konusunda en çok dile getirdikleri yakınma, erkeklerin onları dinlemediği ve anlamadığı hususudur. Kadının ilişkideki önceliği, paylaşmak ve yakınlık hissetmektir. Erkeğin önceliği ise yetenekli, yeterli ve güçlü olduğunu hissetmesidir.
- Bir erkeğin yarışı kazanmaktan veya tuttuğu futbol takımının attığı golden aldığı zevki, kadın yakınlaşma ve paylaşma anında hisseder.
- Eşlerin birbirlerine verecekleri en önemli armağan, güvenlerini hissettirmeleridir. Bu, aynı zamanda karşımızdakini onurlandırma yoludur.
- Kadının psikolojik ihtiyacı çözüm, değil dinlenilmektir. Erkeğinki ise güvenmek, takdir edilmektir.
- Üzüntü anında erkeğin ve kadının beyni farklı çalışır. Erkek sessizleşir, kabuğuna çekilir,konuşmak yerine düşünmeyi tercih eder. Bir çözüm bulduğunda sessizliğini bozar. Kabuğa çekilme, gazete okuma, televizyon seyretme şeklinde olabilir. Bu arada kadın kendisinin dinlenilmediğini zanneder. :))