- Yapılan beyin araştırmalarında ortaya çıkmıştır ki ,öfke duygusu aynı anda endorfin salınımı yapmaktadır.Endorfin de iç morfin maddesidir,geçici olarak rahatlık ve keyif verir.Bazı uyuşturucu türleri de aynı etkiyle keyif verir.Kendilerini iyi hissetmek için vücuduna jilet atan kişilerin kesiden sonra eroin almış hissi yaşamalarının biyolojik temeli budur.Tarihte arenalarda şiddet uygulayan ,bugün şiddet görüntülerinden zevk alan kişiler biyopsikolojik olarak madde bağımlısı gibidirler.Yanlış öğrenme sonucu ,beyinlerinin ödül ceza sistemini bu şekilde çalıştırmaktadırlar.
- "Her şey incelikten,insan kabalıktan kırılır."
- Freud'dan itibaren birçok bilim adamı hedonizm, zevklerin peşinde koşma, kendilik psikolojisini savundular... O halde "Zevklerin ne istiyorsa onu yap" yaklaşımı ortaya çıktı. Bu yaklaşımın insanı mutlu etmediği beyin araştırmalarıyla anlaşıldı. Beyindeki kötücül eğilimlerin varlığı kabul edildi, bu eğilime karşı insanın karşısına çıkan çeldiricilere direnç göstermeyi beyne öğretmesi gerektiği anlaşıldı. Duygusal ve sosyal beyin çalışmaları, insandaki iyiliğe ve kötülüğe eğilimin beslenip geliştirilmesinin KİŞİNİN KENDİ ELİNDE OLDUĞUNU ortaya çıkardı. İnsanın kendisini sorgulayarak eğitmesinin, iç disiplin geliştirmesinin inaanın psikolojik doğasına uygun olduğu anlaşıldı.
- Kanser hücresinin bencilce büyüyüp vücudu öldürdüğü gibi, insan da kendisini en iyi, en mükemmel gördüğü için FİRAVUNLAŞIR. İnsanın başını secdeye götürmesi, ona KUL olduğunu hatırlatır. Bu, kanser hücresine "dur" demek gibidir. Her insanın vücudunda birkaç tane atipik kanser hücresi vardır...Vücudun akyuvarları kanser hücresine "dur" demezse, acımasızca büyürler. Genetik kod bozulduğunda, kandaki akyuvarlar kanser hücrelerini göremez. Yaratıcıyla bağı kopan insanın beynindeki program bozulur.
- Modernizm insanı sıradan şeylerle mutlu olmaktan uzaklaştırdı. "Sıradışı şeylerle mutlu ol, kimsede olmayanları al, kimsede olmayanları giy, öyle mutlu ol." Anlayışını yaydı. Narsizmi yüceltti. İnsana kendini özel ve önemli hissettirerek egosunu kutsallaştırdı. İnsan, sosyal yapının bir parçası hissetmezse egosunu tanrısallaştırır... Diğer insanları kendi egosuna hizmet etmek zorunda gibi hisseder. İnsana KUL olduğunu unutturarak kötülüklerin önünü açar. Çünkü KUL olduğunu unutan insan arıdan ... daha zayıf düşer. Şer ve tahrip cihetiyle taundan, vebadan daha muzır, yani daha zararlı olur.
- Huzur ve mutluluğun bir bedeli vardır; o bedende cesarettir, doğrular adına riske girebilmektir. Kendine inanmak ve güvenmek başarının ön şartlarındqndır
- Aşk ruhumuzda yaşanırken bedenimizi vasıta olarak kullanır.Nefsimiz ister, kalbimiz sever, aklımız değerlendirir, bilincimiz tanımlar Ve ruhumuz bağlanır.
- Evliliği tanımlarken biz H2O örneğini kullanırız. Hidrojen de oksijen de atmosferde özgür, istedikleri gibi dolaşırlar. Fakat ikisi kimyevi bir aşkla bir araya gelirse suya dönüşür ve havanın uçuculuğundan suyun akıcılığına yükselirler. Havanın iniş çıkışı, soğuğu sıcağı çok geçişkendir. Oysa su stabildir. Evlilik de bir aşk-ı kimyevidir. Uçuculuktan akıcılığa, çalkantılardan durağanlığa bir yolculuktur.
- Peygamber dedi ki: "Kadınlar, akıllı erkeklere, gönül ehli olanlara ziyadesiyle galip olurlar. Fakat cahiller kadına galebe çalarlar. Çünkü onlar sert ve kaba muameleli olurlar. Onlarda acımak, lütfetmek, sevmek azdır, tabiatlarında, yaradılışlarında hayvanlık üstündür. Sevgi ve acıma insanlık vasfıdır. Öfkelenme ve şehvet de hayvanlık vasfıdır.
- A şaşkın aşık! Aşık olmak için bula bula ölüleri mi buldun! Bu dünyaya ait her ne sevdinse bil ki hakikatte o ölüdür. Madem ki gül daha elini uzatmadan soluyor ve gül yüzler çok geçmeden çarşaf bezine dönüyor...Böyle avucundan kayıp giden güzelliğe güzellik deme sen. Ancak diri olan sevilmeye layıktır.Çirkin diri, güzel ölüden evladır. O halde sevmek için kendine ölmeyecek ve solmayacak bir sevgili bul, aşkını ona hasret.