- Bir Ayrılık Kazılsa, içine atlayıp örter miydiniz üzerinizi? Yağmurun bulutlardan, yaprakların ağaçlardan, kamışların sazlıklardan, gündüzlerin gecelerden ayrıldığı bu dünyada, Elif; Ayrılık imtihanlarının birer perde, Hakikatin ise Rabb'e bir yol olduğunu öğretmişti...
- "Öyle bekledik işte, geleceginden mi sanki? SEVDAMIZDAN..." "Bazen solundan, soluğundan eksilirsin yine de eyvallah dersin?" "Sevmek eyvah demekten değil, eyvallah demekten geçer."
- Artık tek amacım, daha çok çalışmak, daha çok kazanmak, daha çok iyilik yapmak ve babamın yanına, Cennete gitmek...
- İnce düşünen insanlar incinir hep.
- En çok da seviyorum dediğimde yalnız kalmaktan korkuyorum.
- Öyle bir derdin olmalı ki, anlattığın zaman dinleyenin sıkılası değil, derdini sevesi gelmeli. Dinleyenin hayatını değiştiresi gelmeli.
- Belki de Allah önce kendisini sevmemizi bekliyordur, kendisinin de sevdiği bir gül yüzlüyü bize sevdirmek için.
- Seven adamları okuyup rahatlıyoruz. Kağıtlarda arıyoruz sevme tariflerini. Ve bir gün kağıtlarda bile göremeyeceğiz. Bir gün şiirlerin bitmesinden korkuyorum. Sevmeyi bilen üç beş adamın, yitip gitmesinden korkuyorum.
- "Gel" demem işe yaramıyor, biliyorum. En çok da "gel" denenler gelmez zaten. Böyledir bu dünyanın kuralı. Bir yaktı mı insanı bir ateş, sesini çıkardıkça daha da yakası gelir. Sessizce bekliyorum. Bir cümlenin işi değil seni getirmek. Belki duaların işi, dua edip duruyorum. Okuyorum, yazıyorum.
- Hayır bilmiyoruz. Hayatı boyunca, bir çiçeği koparmadan eğilip koklamamış insan tanıyorum. Evet, gerçek! Bu adamdan, Züleyha'yı hakkıyla sevmesi nasıl beklenecek ki?