- Aşk yoluna talipsen açacaksın gönül pencerelerini, estireceksin içeride rüzgarları , essin rüzgarlar esebildiği kadar ... Gönül rüzgarlarının en sertine talibiz. Biz bir güzele değil en güzele , en sevgiliye talibiz...
- Aşk kelimesi Farsça'da Sarmaşık anlamına gelir. Sarmaşıklar kuşattığı ağacın tüm besinine ortak olur. Gıdasını ağaçtan alır ve bir süre sonra sarıldığı ağacı kurutur , öldürür . Ağacın gücü hem kendini hem Sarmaşığı beslemeye yetmemiş ve canını almıştır . Aşk birine vurdu mu kurutur alır canını sevdiğine verir ...
- Bizlerin talihsiz bir devirde dünyada oluşumuzu şanssızlık olarak görmekten ziyade , zor sınavın mükafatının da ne kadar büyük olacağını bilmeye ihtiyacimiz var .
- Neyi çok seviyorsak bu dünyada , imtihanımız o oluyor .
- Çok sevdik . Gerçekten de çok sevdik . Tek bir hatayla. Yanlış sevdik biz ... onsuz yaşayamam diyerek ... Bitecek bir şeyi bitmeyecek gibi sevmisiz biz . Çok sürmedi zaten , gözlerimizi kapadık, gözlerimizi açtık , bir koca umut damladı gözümüzden ve bitti...
- Dışında ne kadar mutluysan içinde gizleyemedigin bir hüzün vardır hep . Eksiktir işte . Bazen kelimeler bile yetmez aklın düğümünü çözmeye ... Nerede hata yaptım dersin sevmelerin yorgun düşünce. ..
- Şimdilerde kağıttan gemiler yapmak yerine , kağıttan denizler yapıyorum. Satır satır dalgaları olan. Dalga dalga senin kıyına vuran . Yolcu ettiğim bir mısra ancak senin kıyına vurabilir zaten .
- Peki, ya kitaplar olmasaydı? Nereden anlayacaktık yitirdiklerimizi? Hiçbir reklam tabelasından küçükken 90'larda sokakta oynadığımız oyunları öğrenemezsiniz. Neden? Çünkü onlar para etmezler. Reklamlarda, televizyonlarda sadece para eden şeyleri görebilirsiniz. Kitaplarda ise genellikle yitirmememiz gerekenleri..
- Gelsin. Ama yine de sorsalar gelsin mi diye, yanacağımı bile bile, gelsin derdim...
- Kadın; sevdiği erkeğin sevgisini ne kadar hissederse, o kadar güzelleşir. . .