- "İletişebilmek adına kelimeleri icat eden atalarımıza aşkolsun! Ellerin,gözlerin ve harflerle kirlenmemiş sesin görkemine bıraksalardı keşke kaderimizi.Belki bir medeniyet geliştiremezdik ama anlatamamanın ezikliğiyle kendimizi parçalayıp ruhsal buhranlar yaşamazdık."
- "Anlatmaya çalışıyorum çünkü bu yoluna tükürdüğümün dünyasında gerçekten anlatmak istediğim şeyler kimsenin umrunda değil.Anlatmaya çalışıyorum çünkü anlatmazsam susup kendi bataklığımda boğulacağım.Alın işte yine yaptım,gerçekten anlatmak istediğim ama kimsenin umrunda olmayacağını bildiğim için anlatmadığım şeyleri anlatmaya başladım."
- Haydi dağılalım, çünkü bu kadar bokluğa ancak yalnızken tahammül edilebilir! Haydi dağılalım, çünkü ''cehennem başkalarıdır''
- Gidelim buradan? Göğsünü sıkan, içini daraltan o laneti geride bırakıp gidelim. Burada yağmur bile güzel yağmıyor artık. Yağmuru güzel yağan bir yerlere gidelim. Gidelim buradan? İlaçlarını yanına alma. Kitaplarımı almayayım ben de. Biraz da onlar çıldırtmıyor mu bizi? Havası ilaç, denizi kitap bir yerlere gidelim?
- Susun! Çünkü bana söyleyeceğiniz her şeyi ya daha önce birileri söyledi, ya da bir yerlerde okudum. Nasihat kafa karışıklığına iyi gelir, merhamet acıya, şefkat öfkeye.. Ve ben o kadar çok şey görüp geçirdim ki ne nasihate ihtiyacım var artık ne merhamete ne de şefkate. Çünkü tahammülüm kalmadı artık. Çünkü hiç biri gerçek değil. Gerçek olan tek bir şey var; şu an burada olmak zorunda olduğum için olmak istediğim yerde olamıyorum ve bir gün burada olmak zorunda kalmadığımda olmak istediğim yerde olacağım. Bedenimle ya da ruhumla.. Bilmiyorum. Bir gün olacak ama bu. Anlayabiliyorsanız bunu içinizden anlayın. Anlamıyorsanız da, susun..'
- Susun! Çünkü bana söyleyeceğiniz her şeyi ya daha önce birileri söyledi, ya da bir yerlerde okudum. Nasihat kafa karışıklığına iyi gelir, merhamet acıya, şefkat öfkeye.. Ve ben o kadar çok şey görüp geçirdim ki ne nasihate ihtiyacım var artık ne merhamete ne de şefkate. Çünkü tahammülüm kalmadı artık. Çünkü hiç biri gerçek değil. Gerçek olan tek bir şey var; şu an burada olmak zorunda olduğum için olmak istediğim yerde olamıyorum ve bir gün burada olmak zorunda kalmadığımda olmak istediğim yerde olacağım. Bedenimle ya da ruhumla.. Bilmiyorum. Bir gün olacak ama bu. Anlayabiliyorsanız bunu içinizden anlayın. Anlamıyorsanız da, susun..'
- "Gidelim buradan.Burada insanlar kötü.Hep bir şeyler anlatmamızı bekliyorlar,hep bir şeyler anlatmamızı isteyecekler,bitmeyecek bu hiç bitmeyecek.Kimseye bir şey anlatmak zorunda kalmayacağımız bir yerlere gidelim."
- ben Polat Alemdar değilim sevgilim ister istemez yaptığımız işlerin sonunu düşünürüm misal biz seninle yasa dışı bir işe girsek polis yakalasa sonra beni, sorguya alsa Behzat Ç. gibi bir komiser çıksa mesela karşıma iki tokat atsa hemen senin adını veririm
- "Anlatmaya çalışıyorum çünkü bu dünyada gerçekten anlatmak istediğim şeyler kimsenin umrunda değil.Anlatmaya çalışıyorum çünkü anlatmazsam susup kendi bataklığımda boğulacağım.Alın işte yine yaptım,gerçekten anlatmak istediğim ama kimsenin umurunda olmayacağını bildiğim için anlatmadığım şeyler anlatmaya başladım.Üstelik anlatmaya çalışıyorum diye başlayan hiçbir kişisel açıklamanın umrunuzda olmadığını bile bile."
- Bazı kadınların yüzü, ağır bir hikayenin yaşandığı sokaklar gibidir. Bir Metin Kaçan hikayesinin sokakları gibi darmadağın, acıtıcı, insanı nefessiz bırakan. Kalbiyle bakmayı bilen herkes, o sokakların her bir tarafına sinmiş keskin kokulu hüzünleri fark eder.