- N'olur bana bir şey söyle ne yaptığımı bileyim Ne eksikse sen tamamla,son derece yorgunum Çok uykum var,öp beni,öpersen ne güzel uyurum
- Bağırmak tedavülden kalksın.
- Kırgın değilim hiçbirinize dedim ya ben zaten çoğunuzu sevemedim. Kim bilir belki de bu yüzden insan olmanın gereklerinin çoğunu yerine getiremedim. Öfkem aklımın bir adım önünde oldu hep. -Size değil sadece öfkem,en başta kendime- Ödenmesi gereken ne bedel varsa peşin peşin ödeyip aranıza karışmaktan vazgeçtim..
- ateşle buz neyse seninle ben de oyduk ayrı ayrı çok güzel birlikteyken ölümcül.
- Kalktı. Kakmasa da olurdu. Yatağından yirmi gün bile çıkmasa ailesinden başka kimse fark etmezdi. Başka kimse için fark etmezdi. Yokluğuyla herhangi bir fark yaratmayacak kadar şeffaftı sanki... Kitaplığına doğru yürüdü. Yabancı'ya uzandı eli, sonra Dönüşüm'e... Gülümseyerek vazgeçti. Tekrar yattı. Yatmasa da olurdu. Yatağına yirmi gün bile uğramasa ailesi dahil, kimse fark etmezdi. Farkındaydı olup biten her şeyin... Gülümsemekten vazgeçti. Geçti...
- Beni seviyor mu? Bilmiyorum. O da bilmiyor belki. Sevmiyor mu? Bilmiyorum. O biliyordur belki. Eğer beni sevmezse ne yaparım bilmiyorum. Beni severse ne yaparım? Onu da bilmiyorum. Sevmiyorsa eğer beni, sevmesi için ne yapmam gerekir onu hiç bilmiyorum.
- Çünkü anlamıştım; karşımızdaki insanlar, hatta en sevgililerimiz bile hayallerine yancı arıyorlardı sadece.
- Eğer birini seviyorsan ve o seni sevmiyorsa, bundan çok güzel kaos çıkar. Bir sürü şiir, sağlam bir roman ve anlatacak bir sürü hikaye çıkar. Uykusuz geçen geceler, parklarda içilen şaraplar, yerli yersiz kıskançlık krizleri çıkar. Ama sevgine karşılık çıkar mı? O biraz zor işte...
- Söylediklerimi boş ver, konuşamadıklarımı ciddiye al...
- Benim onu sevmemin nasıl bir mucize olduğunu bilmiyor. Belki de sıradan ve vasıfsız bir şey gibi görüyor bunu. O da haklı. Neredeyse tanıyan herkes sevmiş onu. Farklı boyutlarda elbet. Ama bir şekilde sevmiş. Zaten onu birazcık tanıyan birinin kayıtsız kalması, sıradan biri gibi davranması mümkün değil. Fakat ben ne yapabilirim? Anlatamıyorum. Anlatamamamın sıkıntısı içimdeki telaşı kat be kat artırıyor... Seni en çok ben seviyorum desem, en başka ben seviyorum ve en başta, herkesten çok, en çok, en... Ne en? İçimden geçenleri bilse koşup boynuma sarılır. Oysa sadece anlatabildiğim kadarını biliyor. Anlatabildiğim kadarını... Anlatabildiğim kadarıyla ne yapılabilir? Birer çay içilebilir belki..