Bana ilk görüşte aşk lazım değil. Biraz genelleştirsek kimse zarar görmez sanki; Bana Her görüşte aşk lazım. Bana biraz sen lazım ama bana yazılmış bir sen lazım, şöyle alnımın tam ortasına yazılış ömürlük bir şey lazım.
Ben yarım kalmayı da; döndüğümde hiçbir şeyi yerinde bulamamayı da senden öğrendim. Ne kadar abartılı sevdiysem o kadar yüksekten düştüm. Şimdi bir tren yolculuğuna çıkıyorum ve döndüğümde yerinde olması gereken hiçbir şey yok.
Nefes anlık bir şeyse ve aldığımız nefesi bile verip öyle gideceksek ; hiçbir şey bizim olamaz. O halde biz de hiçbir şey olamayız . Özetle bir hiçin sahip olduğu her şey bir hiçtir..
Belki şu an ikimizin olmayan bir şarkıyı ayrı şehirlerde başka insanlar yüzünden seviyoruz. Beki karşıma çıkman bir tren biletine bakar, belki de o tren hiç geçmez benim şehrimden.
Evlat insanın gözünün bebeğidir. Baba gözkapağı, anne kirpiktir. Öyle korunur çocuklar...
Hayat karşına çıkanlara verdiğin tepkilerden ibarettir bir bakıma ve biz aşkı meleklerden çalmadık. Adına aşk dediğimiz şey hep parça parça mutluluklardı. Bulamadık işte bütününü, ondan böyle yalnız kaldık.
Hayat binlerce cümleden oluşan saçmalık.
Şimdi her şey fincanda soğuyan bir kahve kadar tatsız.
Ve hiç bir yazı sana yazılmadı , senin yüzünden yazıldıysa haberim yok.
SAYFA : 209
Bir kelime bile fazla sana ya. Yine sayfalar yazdım.
Gitme diyemiyorsun, bazen tutuluyor dilin. Sıkışmış ruhuna gurur ve sırf bu yüzden kaybetmeyi göze alıyorsun.
Max Weber
Marc Levy
Franz Kafka
Didem Madak
Henri Charriere
Rebecca Solnit
Jodi Meadows
Ingeborg Bachmann
Edgar Allan Poe
Amin Maalouf