gelgelelim manevi yönden dünya daha yavaş zenginleşiyor çünkü her insan bağımsız hale gelebilmek için bilgi değil para biriktirmek zorunda ama insanlar aç gözlülüklerini yendikleri gün zorunlu iş köleliğinden kurtulunca...
dün onları mahkum ettiler çünkü onlar size hepinize gerçeği anlatıyorlardı
çalışmak yoksulluktan vaçlıktan ve hastalıktan başka bir şey kazandırmıyor insanlara her şey aleyhimizde tüm ömrümüzü sabahın gece yarılarına kadar çalışıp didinerek tüketiyoruz çirkefin aldatmacanın içinde sürünüyoruz kahroluyoruz öte yanda ise başkaları çektiğimiz çileler sayesinde çatlayıncaya dek yiyiyor içiyor eğleniyor ve bizleri köpekler gibi tasmalı zincirli tutuyorlar cehalet içinde bırakıyorlar korku içinde yaşatıyorlar evet hiç bir şeyden haberimiz yok ve her şeyden korkarız bizim yaşamımız bir geceden ibaret zifir karanlık bir gece
Hayatı hep ucundan, köşesinden yaşadım... Acım bana aitti, ama neşem çalıntıydı...
Herkes bir şeyler bekler, ama bir ananın beklediği okşanmaktır hep...
Şimdi nereye kayboldu o coşku dolu dualar? Bize sunulan en değerli armağan olan o tertemiz gözyaşlarımız nerede? O zamanlar gülümseyerek o gözyaşlarını silmek çocukluğumun kirlenmemiş hayal dünyasını tatlı rüyalarla süslemek için cennetten bir koruyucu melek gelirdi. O melek şimdi nerede..?
"Herkesin akıllı olmasını bekleyemezsin. Bazı insanlar da budala olmalı."
Eğer sadece gerçeklere bağlı kalırsanız ortaya oyun çıkaramazsınız? Hayatta oyun da olmazsa geriye ne kalır ki..?
Güzellik denen şeyin gülümsemede saklı olduğuna inanıyorum. Eğer gülümseme bir yüzü güzelleştiriyorsa, o yüz gerçekten güzeldir. Gülümsemesi görünüşüne bir şey katmıyorsa, o yüz herhangi bir yüzdür. Eğer gülümserken çirkinleşiyorsa, işte o yüzde kesinlikle çirkin bir yüzdür."
"Ancak içten sevme yeteneği olan kimseler derinden acı duyabilirler. Ama sevmek ihtiyacı acılarına bir panzehir gibi gelir, şifa olur. Bu panzehir onları iyileştirir. Bunun içindir ki, insanın ruhu bedeninden daha dayanıklıdır. Acı hiçbir zaman öldürmez..."
Metin Eloğlu
Mustafa Balbay
Doğuş Kökarttı
Mehmet Deveci
Cemil Meriç
Turgut Uyar
Yavuz Bahadıroğlu
Seda Akgül
Milan Kundera
Sait Faik Abasıyanık