Oğlunun bir daha uyanmayacağını fark edince, parmağıyla işaret edip bağırmaya başladı. Oğlunu kimin vurduğunu bilmek istiyordu. Katilin, büyük bir soğukkanlılıkla oğlunu sokağın ortasında vuran o caninin gözlerine bakmak istiyordu.
Buraya kırk ceset sığardı. Bir zamanlar hayatları ve aileleri olan, sevmeye ve sevilmeye açık, yine bir zamanlar kaygılanmış, çabalamış ve hayal etmiş, çürümeye yüz tutmuş kırk ceset.
...şiddet en modern insanın gerçek ilkel benliğine erişmesi, istenen doğal hale, Lockean idealine mümkün olduğunca yaklaşması demekti. Ve evet, şiddet insanın uç noktadaki sınavı , hem fiziki kuvvet hem de hayvansı zekâsının sınanışıydı. Ama yine de mide bulandırıcıydı.
Eğer sevdiğinizle cennette sonsuza kadar birlikte olacağınıza inandıysanız endişelenecek bir şey yoktu ki. Zira öbür dünya bu dünyadan sadece bir nefes uzaklıktaydı.
Gerçek acı için bir hazırlık yapamazsın. Sadece seni parçalara bölmesine izin verirsin.
Gerçek acı için bir hazırlık yapamazsın. Sadece seni parçalara bölmesine izin verirsin.
Yapabileceği tek şey acı haberin kendisini yıkıp geçmesine izin vermekti artık
Yapabileceği tek şey acı haberin kendisini yıkıp geçmesine izin vermekti artık
Insanlar plan yapar, Tanrı yukarıdan dalga geçer
Insanlar plan yapar, Tanrı yukarıdan dalga geçer
Necib Mahfuz
Berna Moran
Abdülkadir Geylani
E. L. James
Arthur Schopenhauer
Dido Sotiriyu (Dido Sotiriu)
Murat Belge
Agatha Christie
İvan Aleksandroviç Gonçarov
Jean Baudrillard