- YEDİ EMİR 1.İki ayak üstünde yürüyen herkesi düşman bileceksin. 2.Dört ayak üstünde yürüyen yada kanatları olan herkesi dost bileceksin. 3.Hiçbir hayvan giysi giymeyecek. 4.Hiçbir hayvan yatakta uyumayacak. 5.Hiçbir hayvan İçki İçmeyecek. 6.Bütün Hayvanlar başka hayvanları öldürmeyecek. 7.Bütün hayvanlar eşittir.
- Ayaklanma ve sonuçları konusunda en küçük bir görüş belirtilmiyordu. Jones çiftlikten gittikten sonra daha mutlu olup olmadığı sorulduğunda, "Eşekler daha uzun yaşar. Hiç ölüş bir eşek gördünüz mü hayatınızda?" demekle yetiniyor, herkesi belirsiz bu yanıtla yetinmek zorunda bırakıyordu.
- Hepsi kaçmıştı, biri dışında. Boxer, avluda, çamurun içinde yüzüstü yatmakta olan seyisi ön ayağıyla iteliyor, sırtüstü çevirmeye çalışıyor, ama oğlan kımıldamıyordu. Boxer, üzüntüyle, "Ölmüş" dedi. "Öldürmek gibi bir niyetim yoktu. Ayağımda demir nallar olduğunu unutmuşum. İsteyerek yapmadığıma kim inanır şimdi?" Yaraları hala kanamakta olan Snowball, duygusallığa gerek yok, yoldaş!" diye bağırdı. "Savaş savaştır. En iyi insan, ölü insandır."
- Squealer sahneyi bu kadar canlı bir biçimde anlatınca, hayvanlar da gerçekten anımsar gibi oldular. En azından, savaşın o can alıcı anında Snowball'un geri dönüp tabanları yağladığını anımsıyorlardı. Ama Boxer'da hala bir tedirginlik seziyordu. Sonunda baklayı ağzından çıkardı: "Snowball'un daha başından hain olduğuna inanmıyorum. Sonradan yaptıklarına bir diyeceğim yok. Ama Snowball'un Ağıl savaşında tam bir yoldaş gibi davrandığına inancındayım." Squealer, kısık, ama kararlı bir sesle, Bak, yoldaş," dedi. " Önderimiz Napoleon Yoldaş, Snowball'un ta başından beri, üstelik ortalıkta daha Ayaklanmanın lafı bile yokken Jones'un ajanı olduğu tartışılmaz bir biçimde açıklamış bulunuyor." Bunun üzerine. "Ha, o zaman başka!" dedi Boxer "Napoleon Yoldaş öyle dediyse öyledir."
- Ama gene de, öyle günler oluyordu ki, daha az rakam dinleyip daha çok yemek yiyeceğimiz günleri ne zaman göreceğiz, diye düşünmeden edemiyorlardı.
- Önder'e göre gerçek mutluluk, çok çalışmak vr yalın yaşamakta yatıyordu.
- "Benjamin'e göre açlık, zorluk ve hayal kırıklığı hayatın değişmez yasalarıydı."
- Dışarıdaki hayvanlar, bir domuzların yüzlerine, bir insanların yüzlerine bakıyor : ama onları birbirlerinden ayırt edemiyorlardı.
- ...ahlaka sahip çıktığını söylerken ahlakı yadsımak, hem demokrasinin olanaksızlığına hem de Parti' nin demokrasinin koruyucusu olduğuna inanmak; unutulması gerekeni unutmak, gerekli olur olmaz yeniden anımsamak, sonra birden yeniden unutuvermek: en önemlisi de, aynı işlemi işlemin kendisine de uygulamak.
- İtiraf, ihanet değildir. Ne söylediğin ya da ne yaptığın önemli değil; yalnızca duygulardır önemli olan. Beni seni sevmekten caydırırlarsa,işte o zaman gerçekten ihanet etmiş olurum