Bir nefes sonra ölecekmiş gibi sevmek neymiş, Rabbim bir kulunu öyle sevdirince anladım.
Kimseyle konuşamadıklarını rüzgara fısıldıyor insan bazen.
Herkesin bir derdi vardır. Bazıları geçer, bazıları geçmez. Bazıları anlatılır bazıları da anlatılmaz. Bazen de anlatmak istersin ama dinleyecek kimseyi bulamazsın. Bilirsin, muhabbettir ihtiyacın ama edecek kimse yoktur.
Hayat bir arayış ,hem de sürekli . Sürekli olduğu kadar da bilinmeyen. Bazen ümitli , bazen de ümitsiz. Bazen yavaş yavaş ,bazen hırçın bir dalga gibi duvarlara çarpa çarpa...
Her film, her kitap, her dizi her konuşma aşkı anlatmaya çalışıyor. En çok sorulan, en az bilinen şey. Ne garip, değil mi?
Yağmur olmasa kim,nasıl temizleyecek şu sokakları? Yağdığında ilk önce kötü insanlar terk etmiyor mu zaten sokakları?
Çok kişi gitmemişti ama öyle biri gitmişti ki... Hatta beni bile öyle alıp gitmişti ki...
Basit ama ruha dokunan, ruhu güzelleştiren ne varsa öyle basit yaşamak lazım...
Yağmur olasım geliyor sevgili, Ne kadar pislik varsa dünyada temizleyeyim, Ne kadar yalan varsa akıtayım, Dua et bana sevdiğim,ellerine yağayım, Yüzüne sürdüğün aminlerin olayım...
Sevmek özlü söz okumaya benzemiyor.
Pearl S. Buck
Panait Istrati
Maeve Binchy
Woody Allen
Charles Dickens
William Golding
Mevlana Celaleddin-i Rumi
Kemal Tahir
Grigory Petrov
Ahmed Arif