- Bazen karşınızdakinin gözlerinde bir anlam yakalarsınız belki de o an için gerçekten samimi olan. Sonra adam işe yaramazın teki çıksa bile siz o anlama kilitlenip kalırsınız. Adamı değil, o anlamı seversiniz aslında. Buna literatürde 'vakit kaybı' denir.
- Türk kadınlarının doğdukları andan itibaren DNA'larına kodlanmış olan 'evlenme saplantısı' ...
- "Kucağına al, sev beni!" diye iki elini sana uzatıp ağlayan bir bebek gibi aşk. Niye ağlatıyorsun bebeği? Alsana kucağına. Kokusunu içine çeksene. O bebek bir gün büyüyecek, 'beni sev' diye gözlerinin içine bakmayacak, senin sevgine bu kadar ihtiyacı olmayacak. Ağlatmasana şimdi bebeği.
- "Tuğçe araya giriyor. "Alyansın kökü yanmaktan mı geliyor acaba ? Al yansın gibi ?"
Bu kız, benim kardeşim. "Hayır Tuğçe, uzaylılardan geliyor. Aliens."" - Dibinde bir ejderhanın yaşadığı bilinen kuyuya inecek bir kahraman bulmak, muhakkak ki, dibinde ne olduğu hiç bilinmeyen bir kuyuya inmek cesaretini gösterecek bir insan bulmaktan daha kolaydır.
- "Sinan, şimdiye kadar sana yaşattığım her şeyi unut"
"O ne demek?"
"Esas şenlik bundan sonra başlayacak" - Sizi olduğunuz gibi kabul eden -bakın geyik yapmıyorum- her halinizle seven birini bulmuşsanız farkında olmadan bağlanırsınız bir şekilde.
- Umutsuzluk nezle gibi bir hastalık.Sanırım ben de bu hastalığa kapılmıştım.
- Dolaptaki kıyma dört günde bozulurken duygular nasıl taze kalıyor?
- Beyin bir hobi değil, bir organdır.