?Kinden duyulan zevklerle aşktan duyulanların karşılaştırılması. Aşkın ızdırabı, kinin zevki vardır. Nefret edilen kimsenin hataları ve felaketleri onun ölümünden çok fazla zevk verir...?
Gandhi: "Siz ruhumuzu değiştirdiniz..! Artık sizin mevcudiyetinize tahammül edemeyiz. Goethe?nin ?Büyücünün çırağı?nı hatırlı yor musunuz..? İngilizler içimizdeki politika şeytanını uyandırdılar, şimdi onu zararsız kılmak için ne yapacaklarını bilmiyorlar. Daha beter olsunlar..!?
Hayvanları insan haline getirmek mümkün değildir, ama insanları hayvanlaştırmak pekâlâ mümkündür...
Fransız Jubert?in bir düşüncesine daima hayran olmuşumdur.Bu Fransız, aynen şöyle demiştir: ?Şayet bütün bir kitabı bir sayfaya, bütün bir sayfayı bir cümleye ve bu cümleyi bir kelimeye sığdırmak gibi lanetli bir hırs içinde kıvranan bir adam varsa, o benim...?
Oyun oynayan çocuğun ihtiras halinde duyduğu bir şey de ötekilerini geçmek, "birinci olmak"tır. Bugünün insanları, en anlamsızından en ciddisine kadar bu çocukça hevesi, her şeye sokmuşlardır. Bugün, rekor kırmak herkes için amaç olmuştur. Eskilerin amacı olgunluk, barış, özveri idi...
?Kin kördür derler, ama aşk için de aynı şeyi söylerler. Bir fark var. Kin bir varlığın iyi taraflarını görmez, aşk fena yönlerini görmekten yoksundur. Bu fark insan ilişkileri bakımından büyüktür ama işin özü düşünülünce yok demektir. Aşkı görmeyenlerin de gözleri bozuktur, karayı görmeyenlerin de...?
Ne biliyorsam, başkalarından öğrendim. Her kullandığım şey başkalarının eseridir. Satın mı aldım..? Ne çıkar..? İşçi, esnaf, sanatkâr olmasa, ?Caliban?dan veya ?Robinson?dan daha çıplak kalırdım. Bir yere gitmek istesem, başkalarının yaptığı, başkalarının ürettiği makinelere ihtiyacım var. Benim meydana getiremediğim bir dille konuşmaya mecburum ve benden evvel gelmiş olanlar, haberim olmadan bana zevklerini, duygularını ve peşin hükümlerini kabul ettirmişlerdir....
Uşaklarım varsa, onlara katlanmak, boyun eğmek zorundayım; dostlarım varsa hoş görmeye, hizmet etmeye mecburum; paraya gelince, bakmak, çoğaltmak, korumak lazım. İktidar kölelikle eştir. Hakikatte hiçbir şey benim değil. Bir parça duyduğum zevki, artık mevcut olmayan veya ömrümde görmediğim insanların ilhamlarına borçluyum. Hal şu ki, ne aldığımı biliyorum, ne de verdiğimden haberim var. Bir düzine milyar kadar toplamaya muvaffak oldum. Milyonlarca insan benim için çalışmasa, milyonlarca insan satacağım şeylere ihtiyaç duymasa ve milyonlarca adam dünya ekonomisinin üzerine kurulduğu kaideleri, makineleri, formülleri bulmasaydı bunu yapabilir miydim..? Kendi kendime kalsam, köpek leşleri ile köklerden başka yiyecek bulamayan bir vahşiden gayri ne olabilirdim..?
...hayat, insanları, pek kısa süren hayali zevk anlarını çok pahalıya ödetir, ölümden sonra bir şey olmasa bile, yanılgılardan, ihanetlerden uzak, sakin ve münzevi bir ömür tek başına bir ödül sayılır..
Ve yine biliyorsunuz ki, insan tarafından elde edilmiş ve günümüze kadar saklanılmış bilgiler, en ünlü bilginlerin bile bilemedikleri şeyler yanında hemen hemen hiçtir. Böylece kolejlerimizin, üniversitelerimizin övündükleri sayısız kürsüler yanında bir tanesi, belki en önemlisi eksiktir ki, o da, bilmediklerimiz ve asla öğrenemeyeceğimiz şeylerin kürsüsüdür. Bu bilgisizlik bilimine ben, Bilmezoloji adını verdim...
Yevgeni İvanoviç Zamyatin
Bengül Dedeoğlu
Etgar Keret
Aşkın Güngör
Charles Bukowski
Samuel Beckett
Wilhelm Reich
Lev Nikolayeviç Tolstoy
Ömer Nasuhi Bilmen
Leonard Cohen