Ne biliyorsam, başkalarından öğrendim. Her kullandığım şey başkalarının eseridir. Satın mı aldım..? Ne çıkar..? İşçi, esnaf, sanatkâr olmasa, ?Caliban?dan veya ?Robinson?dan daha çıplak kalırdım. Bir yere gitmek istesem, başkalarının yaptığı, başkalarının ürettiği makinelere ihtiyacım var. Benim meydana getiremediğim bir dille konuşmaya mecburum ve benden evvel gelmiş olanlar, haberim olmadan bana zevklerini, duygularını ve peşin hükümlerini kabul ettirmişlerdir....
Diğer Giovanni Papini Sözleri ve Alıntıları
Ve belki de sen kitapları okuyarak, yaşadığına inanıyorsun!
Ve belki de sen kitapları okuyarak, yaşadığına inanıyorsun!
"Önceyi" anlatan "Sonra"dır, aksi değil.
"Gog'u nerede tanıdığımı söylemeye utanıyorum: Tımarhanede!"
İnsan tabiattan daha sanatkârdır.
Benim dinim, dedi, bir sevinç, neşe getiriyor; kendini hor görme, küçültme değil. Bu girişimin ruhunu siz de kavradınız ve dünyanın öteki yarısında benim peygamberim olmayı kabul edersiniz ümidindeyim.
Gökyüzü canımı sıkıyor. Sık sık bana azap veriyor. O zaman nasıl öç alacağımı, ona ne fenalık edeceğimi bilmediğimden, yüzünü görmek istemiyorum. Kendimi, güneşe ve bulutlara karşı oklarını atan İskit ırkından hissediyorum. Bir kelime ile ve -hiç olmazsa kendi kendime karşı- açık söylemek için, gökyüzünden nefret ediyorum. Hem de nefretlerin en berbat cinsiyle; Acizlerin nefretiyle!
Ne balon, ne uçak, gökler karşısında güçsüzlüğümüzü azaltmıştır. Havalarda dolaşabiliriz, ama bu kasırgaların, tayfunların, çukurların, sislerin elinde olmamıza engel değildir ve ancak, o da güçlükle, en yüksek dağlardan daha aşağılarda olan beş bin, altı bin metreye yükselebiliyoruz.
"Nasıl oluyor da insan, vücudunun her tarafını, parmaklarının uçlarına kadar kapatıyor da, en mühimi olan yüzünü açık bırakıyor? Azamızı hicabımızdan veya utancımızdan kapatıyorsak, çoğu zaman en az güzel ve en az muntazam olan suratımızı gizlemiyoruz."
"Şimdi hâlâ dünyada, büyük kıyı kentlerinde yaşıyorum; anısını kesin olarak anımsamadığım bir şeyim eksikmiş gibi geliyor bana. Ne zaman neşe, aptalca gülümseyişleriyle içimi sarsa, kendi kendisini öldüren, ama gene de yaşamayı sürdüren tek adamın ben olduğumu düşünüyorum. Ama bu, ciddileşmeme yetmiyor."
Martin Lings
Cengiz Aytmatov
Friedrich Wilhelm Nietzsche
Philippa Gregory
Batuhan Dedde
Ömer Lütfi Mete
Orhan Duru
Lev Nikolayeviç Tolstoy
Ferit Edgü
Arthur Conan Doyle