Dürüst bir insanım Milena. Esaretin izin verdiği kadar dürüst. Bir şeklimle herkese benzemeyen farklı bir yön var bende. Huzur içinde bir dakika bile çok görülmüştür bana. Herşeyi savaşarak kazanmak mecburiyetindeyim. Sadece geleceğimi değil geçmişimi de kendim yaratmak zorundayım. Dünya sağa dönüyorsa bu ritme uymak için benim sola dönmem gerekiyor. Palto giymeye üşenirken bu koca dünyayı sırtımda nasıl taşırım ben?

Sizi arıyorum desem, Milena, yalan söylemiş olurum. İşte öylesine çetin, öylesine kusursuz bir sihirbazlık sonucu, tıpkı benim gibi siz de buradasınız, hatta benden de çok. Ben neredeysem siz de oradasınız.

İnan ki,kıskanç değilim,ama kıskanmanın yersiz olduğuna akıl erdirmek güç geliyor biraz.Kıskanç olmamayı başarıyorum da,kıskançlığın yersizliğine akıl erdirmeyi başaramıyorum.

Sevgili milena zaptedemiyoruz kendimizi, insanı, sirf hainlik olsun diye yutmayan bir denizde oradan oraya surukleniyor gibiyiz.

...artık geç oldu, yatağa gitmek için bırakmalıyım yazmayı ve sana yazmayı bıraktığım için de uyuyamayacağım.

Bu mektuplar okunmak için değil ama birisi mektupların içine gömülsün ve aklını kaybetsin diye yazılmış...

Oysa ben bütün vaktimi, bütün vaktimden daha çoğunu, yeryüzünün bütün vakitlerini sana ayırmak istiyorum.

...uyuyamamak demek, soru sormak demek, zaten cevabı bulsa insan, uyuyabilecek.

Benimsin, seni bir daha hiç görmeyecek olsam bile...

Bugüne kadar, hayata katlanamadığımı düşünürdüm, insanlara katlanamadığımı ve bundan çok utanırdım. Ama şimdi sen, bana katlanılamaz hayat olmadığını gösteriyorsun.