Ne de olsa herkes biraz ölüdür.
Dönelim Dönelim mi biz Gençlikten, oralardan Mutluluğu bir kabuk gibi saran mutsuzluklardan Dönelim mi acıya Acıya, büyük acıya Ve soralım mı acaba Ey büyük yalnızlık! insansan eğer
Ve soğuk bir tuvalde yerini bulamamış renkler gibi
Ama belli ki sonundayız her şeyin En sonunda.
Ve benim mutluluğumun altında Kararıp yitti bütün ayrıntılar
Ve benim mutluluğumun altında Akıp gidecek bütün kötülükler.
İnsan yaşıyorken özgürdür.
Ve saatler biraz sarardı Sarardı bütün ayrıntılar.
MASA DA MASAYMIŞ HA Adam yaşama sevinci içinde Masaya anahtarlarını koydu Bakır kâseye çiçekleri koydu Sütünü yumurtasını koydu Pencereden gelen ışığı koydu Bisiklet sesini çıkrık sesini Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu Adam masaya Aklında olup bitenleri koydu Ne yapmak istiyordu hayatta İşte onu koydu Kimi seviyordu kimi sevmiyordu Adam masaya onları da koydu Üç kere üç dokuz ederdi Adam koydu masaya dokuzu Pencere yanındaydı gökyüzü yanında Uzandı masaya sonsuzu koydu Bir bira içmek istiyordu kaç gündür Masaya biranın dökülüşünü koydu Uykusunu koydu uyanıklığını koydu Tokluğunu açlığını koydu. Masa da masaymış ha Bana mısın demedi bu kadar yüke Bir iki sallandı durdu Adam ha babam koyuyordu.
İğreti bir yaşayış içinde adam Duvarları yalnızlık yemiş bitirmiş Gökyüzü üstünde yıldızlar daha üstünde Kim örtsün damı duvarları kim koysun yerine Adam bir hiçliğin üstüne uzanmış
Nihat Behram
John Fowles
Hakan Günday
Tomris Uyar
Kadir Aydemir
Lily Prior
Yılmaz Yeşildağ
Stieg Larsson
Susanna Tamaro
Maeve Binchy