Çünkü büyük resmin yarısı bu taraftaysa diğer yarısı öbür taraftadır. Her ikisini bir arada görecek kadar yükselemeyenler için resim tek taraflı ve eksik kalır.
Benimse bildiğim tek şey var. Her şeye rağmen, hayat onurla tamamlanması gereken bir şeydir.
Nedir bir ölüm? Dağların taşların kabul etmeyip insanın kabul ettiği şey mi? Sen ölümü beklerken kalan sağların sende seyrettiği şey mi yoksa?
Hepsinin hitap satırına göz attım. Çoğu evet, ablaya hitaben yazılmış. Gelin hanıma yazılmışlar da var aralarında ama sayıları daha az. Şimdi bu mektupların birer fotoğrafı bende. Okunmayı bekliyor. Ana yine de anladım ki okunması gereken en önemli mektubu bundan yıllar evvel okumuşum. Genç adamın karısına hitaben kaleme aldığı en güzel mektup: "Seher'im, seher vaktinde bülbüllerin nağmeleriyle mütelezziz olan ruhum..." Bir hayat. Bir hilâl uğruna batıp giden güneşlerden biri. O yaşta, gençliğin ruhunun ve bedeninin en harlı zamanında bütün arzuları, istekleri, ihtiyaçları, yaşama arzusunu bir kenara itip vatan müdafaasına koşan bu insanların bizden daha fazla bildikleri bir şey vardı. Yoksa bu kadar kolay gidemezlerdi ölüme.
Şimdi artık sırtımı kalan kitaplara bile çevirerek göklere bakmak zamanı.
... hatıralar, yaralar, yangınlar, kasvetler, kederler, uzayıp giden geceler hep siyahtır; aşk hepi topu simsiyahtır.
Siyah beyaz bir fotoğrafta bütün dikkatleri üzerine çeker idam gömleği. Beyaz feci dokunur, fena çarpar insanı.
Ne garip! Bu dünyanın yüzünde her ırmak yaratılış gününün tanığıdır da her köprü kul yapısıdır. Ama bütün köprülerin anası, ayan-ı sabitesi öyle bir köprü var ki o da Sırat Köprüsü. Öbür dünyada uzansa da temeli burada atılır, inşaatı bu dünyada yapılır.
Öyleyse Âdem, İLLÂ'ya giden yolda bir LÂ hecesidir. İsyan tecrübesi onun ilk halidir. Âdem, cümlenin daha başında LÂ diyecek, reddedecek özgürlüğe sahip olduğu halde ilallah'a varmasıyla yaratılmışların en güzelidir.
Hem kötülük nedir? Kime göredir? Hâl midir irade midir? Şeytan sonra! Kötülüğün nesidir? Sebebi midir bahanesi midir? Benzeyeni midir benzetileni midir? Temsil midir gerçek midir? Kıssa mıdır mesel midir? Dahası Âdem, kendi kaderinin neresindedir?
Sadık Yalsızuçanlar
Paul Lafargue
Jeaniene Frost
Azra Erhat
Michel de Montaigne
Elizabeth Noble
Gustave Flaubert
Henri Charriere
Murat Gülsoy
Andre Gide