- "Ben bilinmeyen adayı bulmak istiyorum, o adaya ayak bastığımda kim olduğunu öğrenmek istiyorum, biliyor musun ki, kendinden dışarı çıkıp kendine bakmadıkça kim olduğunu asla bilemezsin."
- Dünyaya gözümüzü açıyoruz ve o anda tüm yaşamımızı bağlayacak bir sözleşme imzalamış gibi oluyoruz, ne var ki günün birinde bir an gelir "Bu imzayı benim yerime kim attı?" diye sorabiliriz.
- İnsanoğlunun kafası, içinde yaşadığı dünyayla her zaman tam uyum içinde olmaz, kimi zaman kendini olayların gerçeğine uyarlamakta zorlanır, zayıf kişilerdir bunlar, akılları da karışıktır, korkaklıklarını haklı göstermek için sözcüklerden ustaca yararlanırlar.
- Dünyaya gözümüzü açıyoruz ve o anda tüm yaşamımızı bağlayacak bir sözleşme imzalamış gibi oluyoruz, ne var ki günün birinde bir an gelir "Bu imzayı benim yerime kim attı?" diye sorabiliriz.
- İnsanoğlunun kafası, içinde yaşadığı dünyayla her zaman tam uyum içinde olmaz, kimi zaman kendini olayların gerçeğine uyarlamakta zorlanır, zayıf kişilerdir bunlar, akılları da karışıktır, korkaklıklarını haklı göstermek için sözcüklerden ustaca yararlanırlar.
- Günün birinde öleceğimizi düşünerek yaşamak bize o kadar zor geliyor ki, dedi doktorun karısı.
- Her baba bir zamanlar oğuldu, oğulların çoğu gün geliyor baba oluyor ama kimileri geçmişte ne olduğunu untuuyor, diğerlerine de gelecekte ne olacaklarını anlatmanın yolu yok,
- Öğrenciler aralarında gizli bir anlaşma yapmışlar gibi bakıştılar, bu bakışamdan, anlatımdaki vurgular hakkındaki fikirlerinin, yani sözcüklerin asıl anlamlarının telaffuzlarındaki kayıtsızlığa göre daha az anlam taşıdıklarının doğrulandığı anlaşılıyordu. (Kırmızı Kedi Yay. - 2. Basım - sf: 139)
- ''Sosyal bilimler denen şeylerin genelde insanlarla alakası bile yoktur, Aman bu dediğimizi sosyologlar duymasın.''
- ''Evrendeki tüm insanları aklamanın en iyi yolu, herkes suçlu olduğuna göre kimsenin suçlu olmadığı sonucuna vermektir.''