"Tersini savunmaya başlayabiliriz,ama haksız çıkarız."

- Herkes , beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor . Şimdi hayvanlarla ilgili bunca şey yazılmasının nedeni de bu . Özgür ve doğal bir yaşama duyulan özlemin ifadesi . Oysa insanlar için doğal yaşam , insanca yaşamdır . Ama bunu anlamıyorlar . Anlamak istemiyorlar . İnsan gibi yaşamak çok güç , o nedenle hiç olmazsa kurgusal düzeyde bundan kurtulma isteği var . Hayvana geri dönülüyor . Böylesi , insanca yaşamaktan çok daha kolay . Herkes sürüye katıldığından ötürü güven içerisinde , kentlerin yollarından geçip işe , yemliklerin başına ve eğlenceye gidiyor . Tıpkı büroda olduğu gibi , sınırları iyice çizilmiş bir yaşam. Böylesi bir yaşamda mucizeler değil , yalnızca kullanma talimatları , doldurulacak başvuru formları ve kurallar var . Özgürlükten ve sorumluluktan korkuluyor . O nedenle insanlar , kendi yaptıkları parmaklıkların ardında boğulmayı yeğliyorlar .

En çok seni sevdiğimi söylersem aslında sevgi anlamına gelmeyebilir bu; sen benim içimi oyduğum bıçaksın, sevgi budur

"Bir bakıma şiirsin sen de; bütün bir hayatım boyunca çözmeye can atacağım üstü kapalı ayrıntılarla dolusun. Sözcükler ruhunda infilak ediyor ve sen, bu sözcüklerin kırıntılarını ruhani benliğinin gözeneklerinde taşıyorsun."

"Bütün talihsizliklerime rağmen dünyevi şeylere olağanüstü bir sevgi besliyor oluşuma sevineyim mi,üzüleyim mi?"

Her şeye rağmen, mutluluktan ölünebiliyorsa, o zaman kesinlikle bu şekilde öleceğim. Ayrıca, ölüm döşeğindeki birisi, mutluluk sayesinde hayata tutunabiliyorsa o zaman ben de hayatta kalacağım.

"Kendi içimde zaman zaman boğuluyorum, böyle anlarda beklenmedik bir ölüm isteği ne kadar da hissediliyor"

Müzik onu bu kadar etkisi altına aldığına göre, bir hayvan sayılabilir miydi?

Aslında, ben seni de değil, bana senin aracılığınla bana armağan edilen varlığımı seviyorum. syf :97

Kadınlar daima suçsuz oldukları halde acı çekerler, bir şey yapmamaktan doğan bir acı çekme değildir bu, kelimenin tam anlamıyla gerçekten acı çektikleri içindir. Aslında bu konuların üzerinde durmak da gereksiz. bu adeta cehennemde bir tek kazanı devirmek için uğraşmaya benziyor. İlk denemede basaramazsiniz, ikinci denemede başarılı olsanız bile kazandan akan korla yanarsiniz ve cehennem hala tüm görkemiyle varlığını sürdürmeye devam eder. Sorunu daha farklı bir yaklaşımla ele almak gerekir. Franz Kafka.