- Böyle bir halkın arasına itilmiş olmamız yeterince bahtsızlık değil mi?
- İnsanlar arasında hürriyet diye fazlasıyla aldatmaca yapılıyor. Ve nasıl hürriyet en yüce duygular arasındaysa, ona ilişkin yanıltmaca da en yücelerinden biri.
- Gidip gelen insanları görüyordum, hep aynı yüzler, aynı hareketler : Çoğu zaman sanki bir kişiymiş gibi gelirdi bana.
- İnsan hayatı en küçük parçalara bölebilse ve her parçacığı kendi başına değerlendirilseydi, benim hayatımın her bir parçacığı onu kesinlikle sinirlendirirdi.
- Hem içimdeki o korkunç sesleri, hem sizi dinleyemem aynı zamanda; ama ötekileri dinler, size de güvendiğim için açığa vurabilirim. Yalnız size güveniyorum yeryüzünde.
- Oysa ben bütün vakitlerimi, bütün vaktimden daha çoğunu, yeryüzünün bütün vakitlerini sana ayırmak istiyorum. Seni düşünmek, seni yaşamak için.
- Ah Milena ! Yaşam rezillik aslında,midemi bulandırıyor hep
- Unutamayacağım bir doğa olayıydı yüzün.
- ?Herkes, beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor. Şimdi hayvanlarla ilgili bunca şey yazılmasının nedeni de bu. Özgür ve doğal bir yaşama duyulan özlemin ifadesi... Oysa insanlar için doğal yaşam, insanca yaşamdır. Ama bunu anlamıyorlar. Anlamak istemiyorlar. İnsan gibi yaşamak çok güç, o nedenle hiç olmazsa kurgusal düzeyde bundan kurtulma isteği var... Hayvana geri dönülüyor. Böylesi, insanca yaşamaktan çok daha kolay...? ?Gregor evin kapısının kapandığını duymadı. Her felaket yaşayan evde olduğu gibi kapıyı açık bırakmış olacaklardı.?
- Bak, Milena, Robinson bir gemiye tayfa yazılı o tehlikeli yolculuğa çıkmış, gemi batmış ve daha bir sürü şey geçmişti başından. Oysa yalnızca seni kaybetmem yeter, Robinson?un durumuna düşerdim ben de. Hatta onunkinden de kötü olurdu durumum. Onun bir adası, çalışmayıp dinlendiği bir cuması ve daha pek çok şeyi vardı, sonunda da bir gemi adadan yine alıp götürdü kendisini ve başından geçenleri bir düşe dönüştürdü. Ama seni yitirdim mi hiçbir şey kalmaz benim elimde, adım bile kalmaz, onu da sana verdim çünkü.