Papalagi'nin yaşamı, Savaii'ye elçi giden ve k� - AlıntıSöz

Papalagi'nin yaşamı, Savaii'ye elçi giden ve kıyıdan ayrılır ayrılmaz düşünmeye koyulan bir adama benzer. Savaii'ye varmam ne kadar sürer acaba? Düşünür, ama yolculuğunun akıp gittiği güzelim çevresini görmez. Derken sol kıyıda dağların sırtları görünüverir. Daha gözlerinin bu sırtları görmesiyle, Bunların arkasında ne ola ki, diye düşünmeye başlar. Kendini alamaz bundan. Diyelim ki küçük ya da geniş bir koya girdi, gençlerle birlikte deniz türküleri söylemek aklının ucundan bile geçmez ya da genç kızların keyifli şakalarına gülmek. Koyu ve dağ sırtlarını geride bıraktı mı, bu kez yeni bir düşünce sarar onu: Acaba akşama kadar fırtına patlar mı?? Ya fırtına koparsa? Mavi gökte kara bulut arar o. Patlayacak olan fırtınaya takar kafasını. Neyse, fırtına mırtına çıkmaz ve akşamleyin salimen Savaii'ye varır. Ama sanki o yolculuğu hiç yapmamış gibidir. Çünkü düşünceleri bedeninden ve teknesinden uzaktadır hep. Upolu'da, kulübesinde de kalsaydı hiçbir şey değişmezdi. *Papalagi denince beyazlar ya da yabancılar anlaşılır. Ama sözcüğü sözcüğüne çevrilirse göğü delen anlamına gelir.

Diğer Erich Scheurmann Sözleri ve Alıntıları