A.Ubicini'nin Bugünkü Türkiye / La Turquie actuelle altındaki kıymetli eserinin 1855 Paris baskısının 114. Sayfasında Sultan Mecid'in bir bayram selamlığından bahsedilirken seyirci insanların hali şöyle anlatılır : .... Bu azametli ciddi millette ne benlik davası ve iddiası, ne dedikodu korkusu vardır. Her şeyde Allah'ın takdirine tâbi olan Osmanlı Türk'ü, başka memleketlerde daimi bir elem veya alay konusu olan şeyleri tevekkülle sineye çeker. ....
Diğer İsmail Hami Danişmend Sözleri ve Alıntıları
- Acemcede "Türk" ismi Türk ırkının beyazlığıyla güzelliğinden kinâye olarak yerine göre "beyaz", "parlak" ve "sevgili" mânâlarını ifâde ettiği gibi, "Hindû" kelimesi de Hintlilerin koyu esmerliğinden dolayı "siyah" mânâsına gelir; "Türk" bir çehre üzerinde "Hindû" bir ben, beyaz bir yüzde siyah bir benek demektir! Acemcede "Türk" isminin bu mecâzi mânâlarını te'yid eden birçok deliller vardır: Meselâ güneşe, aya ve diğer birçok yıldızlara bile hep "Türk" ismi verilmiştir. (Bürhân-ı kaatı' 1302 Istanbul tab'ı, S. 111)
- "Süryânî Mîkâîl vakaayi'nâmesi"nde ... şöyle tavzih edilmektedir:
"Türklerin meziyyetleri vardır. Hîlekârlıkla sahtekârlık bilmezler ve doğruluktan ayrılmazlar. Karı-koca ihânetinden çekinirler, onun için Türkler arasında zinâ ender bir şeydir: Bunun sebebi, Türk kanunlarının ikinci ve üçüncü defa evlenmeyi, yâni teaddüd-i-zevcâtı men'etmemesidir."
Böyle bir ırkın İslâm ahlâkıyyâtını bütün milletlerden daha kolay benimsemesi pek tabiîdir. - Fransız seyyahlarından Grelot'nun "Relation nouvelle d'un voyage de Constantinople" ismiyle 1680 tarihinde Paris'te neşredilmiş olan seyâhatnâmesinin 236'ncı sahifesinde şu mühim kayde tesadüf edilir:
"Vaktiyle Romalıların yaptığı gibi halkın hamama gidebileceğini ilân eden çan sesini beklemeye artık lüzum yoktur; Türk hamamları sabahın saat dördünden itibaren açılır ve ancak akşam sekize doğru kapanır; bütün bu müddet zarfında hamamda hiçbir zaman hiçbir gürültü ve kavga olmaz, hiçkimsenin elbisesi yâhut kesesi çalınmaz ve (Lâtin şâiri) Ovide'in elbiselerini muhâfaza için kapıda beklemesini istediği bekçiye de hâcet olmaz." - Türk dili üstün ırkın dilidir: İşte bu telâkkilerinden dolayı eski Türkler Türkçe bilen Frenklerle görüşürken bile tercüman kullanmışlar ve onların üstün ırk diliyle konuşmalarına meydan vermemişlerdir.
- A.Ubicini'nin "Bugünkü Türkiye / La Turquie actuelle" altındaki kıymetli eserinin 1855 Paris baskısının 114. Sayfasında Sultan Mecid'in bir bayram selamlığından bahsedilirken seyirci insanların hali şöyle anlatılır : .... Bu azametli ciddi millette ne benlik davası ve iddiası, ne dedikodu korkusu vardır. Her şeyde Allah'ın takdirine tâbi olan Osmanlı Türk'ü, başka memleketlerde daimi bir elem veya alay konusu olan şeyleri tevekkülle sineye çeker. ....