Anneni, çocukluğunun güvenlik ve doğruluk simgesini mutfakta bir başına ağlarken yakalayınca; boylu boslu, buğulu gözlü, küçük erkek kardeşine bakıp bilim alanındaki bütün potansiyeline rağmen bir şans bile verilmeden önünün kesileceği aklına gelince...bütün bunlar insanın kanına dokunuyor. -19-
Diğer Sylvia Plath Sözleri ve Alıntıları
Bir erkeğin evlenmeden önce bir kadına verdiği tüm güllere, öpücüklere ve akşam yemeklerine karşın, gizliden gizliye istediği tek şey, evlilik işlemleri biter bitmez kadının mutfak paspası gibi ayaklarının altına serilmesiydi.
Sırça Fanusun içinde ölü bir bebek gibi tıkanıp kalmış biri için dünyanın kendisi kötü bir düştür
Bir gün bir yerde -okulda,Avrupa'da,herhangi bir yerde- o boğucu çarpıtmalarıyla sırça fanusun yeniden üzerime inmeyeceğini nasıl bilebilirdim?
Bir şeyin öldüğünü ve özgür olduğunu düşünürsün ve sonra onu içine çöreklenmiş sana gülerken bulursun.
Bu rüyanın siyah deri ceketli adama ait olduğunu nereden bildiğimi soracaksınız. Bilmiyorum. Sadece, bunun onun rüyası olduğuna inanıyorum ve rüyayı yeniden yaratmakta harcadığımdan daha fazla enerji, gözyaşı ve istekle bu inanç üzerinde çalışıyorum.
İnsanlar büyüyecek, gözlerimizin önünde değişime uğrayacak zamanı buluyorlar.
Baş ağrısı akbabanın gagası gibi maviliğin içinden dönüp yeniden saplanmıştı.
Sonra bir gün kumsalı oluşturan şeyler gözümün merceğinde kendi kendilerini sonsuza dek yaktılar.
Bir erkeğin evlenmeden önce bir kadına verdiği tüm güllere, öpücüklere ve akşam yemeklerine karşın, gizliden gizliye istediği tek şey, evlilik işlemleri biter bitmez kadının mutfak paspası gibi ayaklarının altına serilmesiydi.
Sırça Fanusun içinde ölü bir bebek gibi tıkanıp kalmış biri için dünyanın kendisi kötü bir düştür
Ken Grimwood
Max Weber
Julie Garwood
Barış Bıçakçı
Friedrich Engels
Abdurrahim Karakoç
Carl Gustav Jung
İclal Aydın
Thomas Mann
Jojo Moyes