- Konfeksiyon atölyesinin çocuk çırakları ,şiddeti olağanlaştırmış ruh yapılarının deneme tahtasına dönüyordu.Ustadan yenen tokatlar,işi öğrenmenin doğal gerekliliklerinden sayılıyordu.Yediğim tokatların tesellisi hep böyleydi.
- Yüzüm eskiyor?.Bakışlarımda gitgide solan bir yaşam var.
- Yüzünün gecekondularında geziyorum,gözlerine iniyorum bazen,ifşa edilmiş bir yaşam,talan edilmiş bir alın yazım var sadece.
- Gecenin bir vaktinde ,bir radyo istayonunda avuçlarıma doldurduğum kelimelerden hayat izleri arıyorum
- Firari düşlerin gettosu oluyor gece.Kurumsal kimliklerin,kutsallaştırılmış sıfatları zorbalığından kaçıyor savunmasız insanlar.
- İçimde gelecek zamanların korkusu var.Ürkek bakıyorum saatlere.
- Hayatı çoktan seçmeli sorular gibi algılıyorsun.Oysa sandığın kadar çok değil seçenekler.
- Hayatı bir kitabı okur gibi geriye yaslanıp uyuyamazsın.Direniş ayakta filizlenir,yürüyüştür ayakta kalmanın besini.
- Seni görmem gerekiyor anne. Önce ellerimi tut.Sonra senden başka kimseler bilmesin burada olduğumu.Ne cevap ver çalan telefonlara,ne de çalınan kapıları aç.Fark etmesin hiç kimse evde olduğumuzu.Koyu bir sessizlikte gizleyelim varlığımızı.
- Sen bana çocukluğumda gizlendiğim odalardan bahset.Kaçtığım sokak köşelerini,uzun uzun arayışlarını,bulunca içtenlikli sarılışlarını anlat.Benim se gizlenmekten vazgeçmeyişlerimi.Ben sana gidemediğim ülkelerden söz edeyim.Rüyalarımda tam kaçarken bacaklarımın tonlarca ağırlaştığını ,adım atamadığımı,yakalandığımı,terlediğimi anlatayım.Sen bütün rüyalarımı hayra yor