- Istırap bir öğretmen. Tahammül ve direnç, insanın erdemleri. Bir ağrıyı bedenimizde gezdirip dinlendirerek de olgunlaşırız. Bir hüzün nöbetinden güçlenerek de çıkabiliriz. Ve nihayet hayat, çözülmesi gereken bir sorun değildir.
- Günümüzün kapitalist toplumu vicdan yoksunluğunu bir değer olarak öne çıkarıyor, antisosyal acımasızlığı bir hayatta kalma stratejisi olarak öneriyor. Acımasızlık, dürtüsellik ve empati yoksunluğu bizi ötekini hissetmekten alıkoyuyor ve ?güçlü olan ayakta kalır? düşüncesi insanları kurban olmak ile zalim olmak arasında bir seçime zorluyor.
- çocuklarımıza yapabileceğimiz iyiliklerden birisi, onları televizyon veya bilgisayarın değil gerçek hayatın sesiyle buluşturmaktır. Onlarla hayatı gezebilir, insanları ve sokakları tanıyabilirsiniz. Biraz tuhaf görünmek pahasına da olsa şunu öneriyorum: Onlarla akıl hastanelerini, huzurevlerini, yetiştirme yurtlarını, mülksüzlerin yaşadığı sokakları, camileri, havraları ve kiliseleri gezin. Birlikte çarşıları, pazarları, aktarları dolaşın. Gerçek hayatın nasıl bir şey olduğunu ve ıstırabın gerçek bir insana değdiğinde ne yapabileceğini onlara gösterin. Gerçek hayatın nerelerde soluk alıp verdiğini, insanların nelere gülüp nelere üzüldüğünü, gerçek hayatın seslerinin neye benzediğini onlara öğretin.
- Bir keşiş, yedi yüzyıldır mağarasında konaklayan bir bilgeyle karşılaşmış dağda. ?Güzel insan? demiş ona, ?neden şuraya bir ev yapıp da rahat etmiyorsun?? ?Hayat çok kısa? diye cevap vermiş bilge, ?yerleşmeye değmez.?
- Depresif kişi, kimileyin hakikati bütün çıplaklığıyla gördüğü için acı çeker. Orada hayatı idame ettirmeye yarayan kandırmacalar sökmez.
- Kravinsky, ?İnsan iyi bir şey yapmak istediğinde bunu hemen yapmalı, çünkü bencillik duygusu hemen geri gelebilir? diyor
- Bir çalışma, ahbaplık etme tarzında aktif sosyal desteğin, kronik depresyon yaşayan kadınların iyileşmesinde ilaçlar kadar etkili olduğunu gösteriyor.
- Bir ?ihtimam ahlâkı?na ihtiyacımız var. Yaralamayan bir hayırseverliğe, acımaktan doğmayan bir adalete. Tahakküm etmeyen bir merhamete susamış durumdayız.
- ?Kaderini sev? demişti Nietzsche, ?kaderini sev ki o senin hayatındır.?
- ?Derdini sev, kaderini sev, sana kuyuların karanlığından sonra aydınlığı göstereni sev.?