- ??İşte efendi, bu hayatını, refahını, sen ancak ve ancak İnönü?nde, Dumlupınar?da kanlarını, canlarını esirgemeyen din kardeşlerinin, o emsalsiz Mehmetçiklerin o nihayetsiz bahadırlıklarına borçlusun! Ey zengin tüccar efendi! Senin malını, canını, hanının taş duvarları değil, mağazanın koca demir kapı ve kilitleri de değil, asla değil, o Mehmetçiğin demir bedeni, çelik ruhu koruyor? Bunu iyi bil ve hiç hatırından çıkarma! Ey mebus efendi! Sen de bil ki, bugün bağımsız bir milletin hakim kuvvetinden bir parçasını nefsinde temsil eden bir zat sıfatıyla Mebusan konağında hükümran oluyorsan bunu temin eden kanunlar senin mürekkep ve kaleminden ziyade, Mehmetçiğin kan ve süngüsüyle yazılmaktadır.??
- ??Ben zannediyorum ki, Batı Türklerinin çoğunluğunun hayatı anlama tarzı, diğer tabirle, cihana bakışı metafizik, destansal ve edebidir. Bu, hayatı çok necip, pek asil ve yüce bir anlama tarzıdır. Eğer maddi imkan olsaydı da, bütün dünyada oturan milletler bu anlayış tarzını kabul etmiş bulunsaydı, insanlık cidden mesut olurdu! Bu anlayış tarzının milletimize pratik sahada bazı mühim faydalar temin ettiği de inkar olunamaz: Türk, askeri karakterlerini, hayata metafizik ve destansal bir surette bakmış olmasına az borçlu değildir; sabır ve tahammül, azim ve kahramanlık, hayatı küçümseme, harikulade fedakarlık, bütün bu manevi kuvvetler, bu anlayış tarzının semereleridir.??
- ??Ocaklılar! Türk Ocağı?nı kuranlardan, Türk Ocağı?nın en eski aksakallılarından biri sıfatıyla, hepinizi en büyük cihada gönüllü asker yazılmaya, bu çetin büyük vazifeye davet ediyorum. Tanrı yolunuzu açık ve uğurlu etsin!''
- 40 bin Müslümanın 27 mektebi var,onunda sadece 4 tanesi kız çocukları için. Bu mekteplerde 2 bin kadar erkek, beş yüze kadar kız okumaktadır. Hristiyanların 42 erkek mektebi, 25 kız mektebi var. İki din halkının mekteplerini mukayese ettiğimizde aralarında büyük bir nispetsizlik görünmüyor; Müslümanların mektepleri nüfuslarının yarısı kadar.
- Yirminci asırda milliyetimizi hatta dinimizi korumak için muhakkak Amerika ve Avrupa üniversitelerinde okumaya muhtacız. Amerika'ya yol açılınca, ihtimal Avrupa'ya gitmek de kolaylaşır. Vak'a bu yol biraz dolambaçlı, lakin Osmanlıların dediği gibi "Geç olsun, güç olmasın!".
- Buradaki Avrupalılar, Amerikalılar yerli halka aşağı tabakadan,adeta konuşabilen bir hayvan gibi bakıyorlar. Fakat bu onların sadece Suriyelilere nazarı değil, bütün şarklılara, Mısırlılara da, Türklere de, Hintlilere de nazarları hep böyle.
- Niye Müslümanlar kendi dinlerini korumak için, niye Türkler kendi hakimiyetlerini kaybetmemek için, niye Araplar kendi Milli medeniyetlerini muhafaza etmek için Avrupa ve Amerikalıların yaptıklarını yapmıyorlar?
- Protestanlar ibadethanelerini, evlere benzettikleri gibi, Hristiyanlığı akla yaklaştırmışlar. Onlarda İsa peygamberin, Müslümanlardaki gibi sadece peygamberliğine inanma,, yani Allah'ın oğlu falan gibi, akla yatmayan acayip fikirleri inkar etme, Hristiyanlıktan çıkmayı gerektirmiyor.
- Müslüman dünyası, bu dünya içinde yer alan Türk ve Tatarlar, kısa zamanda adettekinden fazla çalışıp, Hristiyan dünyası aralarında kalan uzun arayı azaltmazlarsa, sadece siyasi istiklalleri değil, medeni istiklalleri de tehlikeye girecek.
- Garp medeniyetini temsil, onların mektep ve medreselerine gidip okumakla mümkündür. Garp medeniyetinin maddi ve manevi silahlarını eline alan kişi, tarih, edebiyat ve iktisadiyat sahalarında bu silahları kullanıp, milliyetini kuvvetlendirir. Dini ıslahatın, kuvvetlenen milliyet ile birleşmesinden, din-i Milli çıkar. Bu büyük nimeti sadece çok fedakarlıklar, sayısız himmetler, şaşılacak gayretler sayesinde ele geçirmek mümkündür. Eğer milletimizde bu gibi himmet sahipleri, kadınlar ve erkekler çıkarsa,elbette yaşayacağız; siz bunlardan olmaya,bu gibileri yetiştirmeye çalışınız...