- Öyle ya, doğru! Bir orospudur talih dedikleri.
- ''Bana kalırsa, en küçük kişide bile en büyük sözü Sevgi ve dili tutulmuş sadelik söyler...''
- ''İlkbahar, yaz, üretken sonbahar, öfkeli kış, birbirlerinin kıyafetlerini kuşanıyorlar. Dünya şaşkına dönmüş, bilemiyor hangisi,hangisidir...''
- Trolius ve Cressida'da Ulysses'in verdiği nutuk : Kuvvet ahmaklığın efendisi olursa, Ve haylaz çocuk babasını öldürürse, Güce başvurmak haklı olmalı; veya daha doğrusu, doğru yanlış Adlarını kaybederse, ve sonra adalet de kaybederse. O zaman her şey kendini iktidarın içinde görür, İrade üzerinde güç, iştah üzerinde irade; Ve iştah da, evrensel bir kurt, Böylece irade ve iştahla da kuvvetlenince, Evrensel bir kurban aramak zorunda, Ve sonunda, kendi kendini yer. Kaynak : Perde I, Sahne III.
- Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak, En çabuk unuttuğumuz şeydir ne yapsak. Sf:85
- Yere batsın felsefe! Felsefe dediğin bir Juliet yaratamadıkça, yerinden sökemedikçe bir şehri, prensin yargısını değiştiremedikçe, neye yarar?
- Görünüşte öyle nazik olan aşk nasıl da zalim ve hoyrat oluyor denenince!
- Rezil olmak için doğmadı o! Rezillik onun alnında oturmaya utanır; orası öyle bir tahttır ki, ancak dünyanın biricik hakanı "Şeref" taç giyebilir orda.
- Çiçeklenen bir yüz altında saklı yılan yüzü! Hangi ejder bekçilik etmiştir böyle güzel mağaraya? Ey güzel zorba! Meleksi iblis! Ey kumru tüylü kuzgun! Kurt yaradılışlı kuzu! Ey tanrısal görünüşün gizlediği iğrenç öz! Ey göründüğünün tam tersi olan! Lanetli ermiş, namuslu alçak! Ey tabiat, bir iblisin ruhunu böyle tatlı bir tenin ölümlü cennetine yerleştirdikten sonra cehennemde ne işin vardı senin. İçinde böyle kötü yazılar bulunan bir kitap böylesine güzel ciltlenmiş midir şimdiye dek? Yalan, böyle muhteşem bir sarayda barınsın, olacak şey mi bu?
- Ah, parçalan yüreğim! Ey her şeyini elden çıkaran zavallım, parçalan hemen! Hadi gözlerim, zindana! Bundan böyle bakmak yok özgürlüğe! Ey aşağılık topraktan doğan vücut, toprağa dön, harekete son ver hemen; Romeo'yla birlikte ağır bir tabuta gir sen.