- Korku ve karanlık güzelliğin kaynağıdır. Bir kedi gündüz aydınlığında sıradan bir varlıktır. Ama geceleyin karanlıkta gözleri ışıldar, tüyleri parlar, hareketleri gizemli bir hal alır.
- Arkamda pencere bulunan bir odada oturamam. Düşüncelerim dağıldığı için aydınlıktan da hoşlanmıyorum. Güneşte her şey şımarıklaşıyor, sıradanlaşıyor.
- Kokuşmuş toplumun şerri, yiyecek giyecek belası, bunların hepsi, durmadan gerçek varlığımızın uyanmasına engel oluyor.
- Eskiden insanoğlu daha sade ve âcizdi ve mucizeye daha çok inanırdı; bu yüzden de sık sık mucize olurdu.
- Döndüm, kendime baktım: Üstüm başım yırtılmıştı, tepeden ayağa kan belenmiştim, çevremde iki mayısböceği dolanıyordu, ve küçük beyaz kurtçuklar kıvıl kıvıldı tenimde - ve bir ölünün ağırlığı, eziyordu göğsümü...
- Benim için bir önemi yok onların; mezarda olan için zaman, anlamını kaybeder. İki yıl, dört aydır bu oda, benim hayatımın ve düşüncelerimin mezarı oldu.
- Artık ölüleri kıskanmıyorum. Ben de onların dünyasından sayılırım. Ben de onlarla birlikteyim. Mezarda yaşayan bir diri, bir hortlağım.
- Ben artık ne bağışlamak, ne bağışlanmak, ne sola ne de sağa gitmek istiyorum. Gözlerimi geleceğe kapayıp, geçmişi unutmak istiyorum.
- Sizler, gerçekte yaşadığınızı zannediyorsunuz. Elinizde hangi sağlam kanıt ve mantık var?
- Siyanür içtim bana mısın demedi. Esrar içtim, yine de yaşıyorum Beni yılan soksa, yılanın kendisi ölür.