<>
Atike adında bir kadın vardı; o da bizim yolun yolcusuydu: Bana daima: "Kız, biz de severiz; hem bizim sevdamız namuslu kadınların sevdasından bin kat daha şiddetli olur." derdi de ben de bu sözlere gülerdim. Meğer kadıncağızın hakkı varmış...
Bed-mâye olan anlaşılır meclis-i meyde, İşret güher-i âdemi temyize mehenktir. "Mayası kötü olan, içki meclisinde anlaşılır. İçki insanın kaç ayar olduğunu ayırt eden bir mihenk taşıdır."
İnsan kalbinin garip bir özelliği de, sevilmeyi, sevmekten daha üstün tutmasıdır.
Ah! İntikam... Bir gün intikam... Bir kere intikam... Ondan sonra isterse dünyanın altı üstüne gelsin...
Zorlukları yenmenin çaresini ancak hile ve desisede arayanların kârı, ortadan kaldırmaya imkân bulamadıkları fenalığın zuhurunu mümkün mertebe geciktirmeye çalışmaktan ibarettir.
<< En ummadığın keşf eder esrar-ı derûnun, Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın? >> Ziya Paşa
Beynim ne kadar sıkılıyor! Sanki başımı parçalayacak da etrafa dağılacak?
Seviyorum? Sevmekten bir türlü kendimi alamayıp.
Birkaç gün evvel yüzüm gülüyordu? Sanki her şey de benimle beraber gülüyordu! Bugün gönlüm ağrıyor? Sanki her şey de gönlümle beraber ağlıyor!
Özen Yula
Victor Hugo
Paul Lafargue
O. Henry (William Sydney Porter)
Behiç Ak
Tahsin Yücel
Yılmaz Odabaşı
Pucca
Italo Svevo
Albert Camus