- Gençlik ni'metine bir şükür olarak, o tatlı ni'meti, iffetle, istikamette sarfetmek lâzım ve elzemdir.
- Senin üzerine haktır ki: Her söylediğin hak olsun. Fakat her hakkı söylemeğe senin hakkın yoktur. Her dediğin doğru olmalı. Fakat her doğruyu demek doğru değildir.
- Eğer hasmını mağlub etmek istersen, fenalığına karşı iyilikle mukabele et. Çünki eğer fenalıkla mukabele edersen, husumet tezayüd eder. Zahiren mağlub bile olsa, kalben kin bağlar, adaveti idame eder. Eğer iyilikle mukabele etsen, nedamet eder; sana dost olur. (Mağlub etmeyi nefsi için düşünmemek lazım gelir
- Evet fena bir adama "İyisin iyisin" desen, iyileşmesi ve iyi adama "Fenasın fenasın" desen, fenalaşması çok vukubulur.
- Zalim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp buradan göçüp gidiyorlar. Demek bir mahkeme-i kübraya bırakılıyor.
- Demek bu meydan-ı imtihanda olanlar, başı boş değiller; saadet sarayları ve zindanlar onları bekliyorlar...
- Sözler öyle bir hâzık doktordur ki, gözsüzlere hidayet-i Hak ile göz ve kalbsizlere inhidam-ı kat'iyyeye uğramamış ise kalb ve şuurunda çatlaklık yoksa tenvir ile düşünceye sevk ve "Nereden, nereye, necisin?" sual-i müşkilin halli ile insanlığın iktiza ettiği insaniyeti bahşediyor.
- Bıraksın pesimizi kendi yüreğinin kabuğunda yaşayanlar
- Hayat ise, eğer iman olmazsa veyahut isyan ile o iman tesir etmezse; hayat, zahirî ve kısacık bir zevk ve lezzetle beraber, binler derece o zevk ve lezzetten ziyade elemler, hüzünler, kederler verir.
- Onu tanıyan ve itaat eden zindanda dahi olsa bahtiyardır. Onu unutan saraylarda da olsa zindandadır, bedbahttır.