- Altmış üç yaşındayken gözlerine alaca düşmüş , feri kaybolmuş. Bir zamanlar Abakay Derviş'ten öğrendiği bitki köklerinden merhem yapıp gözlerine sürse iyi olurmuş ama o "Adı güzel kendi güzel Muhammed'in mübarek gözleri bu dünyayı altmış üç yıl gördü , bize de ziyadesi gerekmez!" diyerek tam on iki yıl, beş kulaç ötesini görmeden yaşamış.
- Zift kadar kara olan , kar kadar beyaz olanı kavramakta zorlanıyor belki de.
- Bilmelisin ki dudak , kalpten olandan gayrıyı söylemez!.
- Kalbimdekini söylüyorum oğul; kalbimdeki doğruyu söylüyorum. Çünkü yegâne doğru söz odur: Allah vardır ve Biridir.
- ... her kaçışın hasret gibi, gurbet gibi, firkat gibi acıları, terk etmek, gözden kaçırmak, vazgeçmek gibi fedakarlıkları vardır. Bunun için kalbi kırık olur kaçanın, içinde hasretlikler büyür.
- Umut ki, insanı en son bırakan cevher ve en kıymetli hazinedir.
- Alemde sevgiden büyük umut da, sevgiden öte korku da yoktur. Sevgiliden korkmak, korkunun en yüksek derecesi, sevgiliden umut etmek umudun en yüksek kertesidir. Sevgilisi olmayan biri, yaşadığını sansa da yürüyen bir ölüdür.
- Lakin sen onun her yerde ve her şeyde hazır olduğunu fark etmekle yetinmiyor, bir de madde gözüyle görmek istiyorsun. O senin gördüğün her şeyde vardır; bir yaratıcı olarak , bir düzenleyici ve hayat verici olarak. Çünkü O öncesiz ve sonrasızdır; değişmez ve dönüşmezdir; her şeye gücü yeten ve her şeyi bilendir.
- ...Bütün bunlar İslamiyete zarar verdi.Müslümanlık adına sahiplenilen hurafeleri de açığa çıkardı ve nihayet toplum gözünde dindar olmak sanki suçlu olmakla aynı kefeye girdi.Evet itiraf edelim ki Müslümanların yüzyıllardır süregelen ataletleri İslamın itham edilmesine yol açtı.....
- ...İki şey aklın eksikliğini gösterir.Konuşulacak yerde susmak,susulacak yerde konuşmak...