- ''Birisi kabuk tutmuş yaralarımızı okşamaya başladığında, cırt diye açılıveriyor ve oluk oluk kanama başlıyor yeniden? Birine teslim olduğumuzda ve içimizi döktüğümüzde, bedenimiz ve ruhumuz kan içinde kalıveriyor. O yüzden değil mi, içimizi tutmalarımız, birine teslim olmaktan korkmalarımız, ortalıkta tedirgin ve gergin dolanmalarımız? -anlatsam mı, anlatmasam mı?- kararsızlığımız, -bu sevgi beni acıtır mı?- kuşkularımız? Her zaman seni üzecek birileri olacaktır. Tek yapmamız gereken; sevginin bize vadettiklerine güvenmeyi sürdürmek, ama kime ikinci defa güveneceğimizi de iyi seçmek.''
- Bana önyargı verin dünyayı yerinden oynatayım!
- Bana bir önyargı verin, dünyayı yerinden oynatayım.
- "Çünkü yüzyıllık yalnızlığa mahkûm edilen soyların, yeryüzünde ikinci bir deney fırsatları olamazdı." Gabriel Garcia Marquez - Yüzyıllık Yalnızlık
- İnsanlar bir kere doğmazlar. Bu iş annelerinin onları doğurduğu gün bitmez. Fakat hayat yeniden ve yeniden onları kendilerini doğurmaya mecbur eder.
- ?Bu yüzden öldü.? dedi bana Doktor Dionisio Iguarán. ?Bizlerden daha sağlıklıydı; ama insan onun göğsünü dinleyince yüreğinin içinde fokurdayan gözyaşlarını duyabiliyordu.?
- Kız , onun adını ancak söyleyebilecek kadar bir süre duraksamıştı.Karanlıkların içinde aramıştı o adı , bu dünyada ve öteki dünyada birbirine karışmış onca ad arasından ilk bakışta bulup çıkarmıştı onu ; tıpkı ölüm fermanı ezelden beri yazılı olan iradesiz bir kelebekmiş gibi , isabetli bir atışla onu duvara mıhlayıvermiş."SANTİAGO NASAR " demişti.
- Ve, "İnsanlar birinci mevkide giderken, edebiyat yük katarına atılırsa, dünyanın anası bellenmiş demektir," dedi. Bilge Katalonyalının ağzından son duyulan sözler bunlar oldu...
- Çünkü yüzyıllık yalnızlığa mahkum edilen soyların, yeryüzünde ikinci bir deney fırsatları olamazdı...
- "Zaman nasıl da geçiyor," dedi. Bu korkunç bir şey..!"