- Kadehime önce biraz gözyaşı akıtmak, sonra da onu bütün güzel, yüce şeylerin onuruna kaldırmak için hiçbir fırsatı kaçırmazdım.
- Çok tuhaftır, düşünmem gereken çok şey olmasına karşın, Polina?ya olan duygularımın analizine dalmıştım. Doğrusunu söylemek gerekirse, Polina?dan uzaklarda bulunduğum bu iki hafta, şimdi onun yanında olduğumdan çok daha rahattım. Oysa yolda hep onu düşünmüştüm, onu özlemiştim. Düşlerimde bile hep o vardı. Bir gün, İsviçre?de olmuştu bu, uykumun arasında Polina?yla konuşmuş olacağım, kompartmandakiler gülmüşlerdi bana. Şimdi bir kez daha soruyorum kendime aynı şeyi: ?Seviyormuyum onu?? Bir kez daha yanıt vermeye cesaret edemedim bu soruya. Daha doğrusu, yüzüncü kez ?Nefret ediyorum ondan? dedim kendi kendime. Evet, nefret ediyorum ondan. Onu boğabilmek için ömrümün yarısını seve seve verebileceğim anlarım oluyor bazen, özellikle her konuşmamızın sonunda. Yemin ederim, bir hançeri göğsüne yavaş yavaş batırmama izin verseler, sanırım sevinçle kapardım han- çeri. Gelgelelim, Schlangenberg?de gerçekten ?atlayın aşağı? deseydi, hiç düşünmeden, dahası seve seve atardım kendimi uçuruma. Buna da bütün kutsal varlıklarımın üzerine yemin edebilirim. Kuşkum yok bundan. Ama ne olursa olsun, kesin bir karar vermeliyim artık. Bunu o da biliyor. Onun benim için erişilmez olduğunu, umutlarımın asla gerçekleşemeyeceğini çok iyi anladığım düşüncesinin ona sonsuz haz verdiğine inanıyorum. Yoksa onun gibi zeki, saygın bir kız benimle böylesine içten olur muydu? Bana hâlâ, eski çağlarda yaşamış o imparatoriçenin, adam yerine koymadığı için önünde soyunduğu tutsağına baktığı gözle baktığını sanıyorum. Evet, çok kez adam yerine koymamıştır beni.
- ?Etrafınıza şöyle bir göz gezdiriniz! Gerçek hayat denilen şeyin ne olduğunu, nerede olduğunu bilmiyoruz bile! Kitaplarımızı, hayallerimizi elimizden alsalar, öylece ortada kalakalacağız.?
- "Tembellik, bütün kusurların anasıdır."
- "İnsana lüzumlu olan tek şey, onu nereye sürükleyeceği belli olmayan hür iradedir."
- "İnsan ruhunu kasıp kavuran bir duygunun -küçük düşürülmenin- gene aynı ruhu yücelteceğini kim yadsıyabilir?"
- "...Elimizden kitapları alsalar o saat şaşkınlık içinde kendimizi kaybederiz. Ne tarafa yürüyeceğimizi, kimden yana çıkmak, kimi saymak, kimi hor görmek gerektiğini bilemeyiz..."
- "Fakat, bilir misin, bir babanın gözüne en çok kızının gönül verdiği erkek kötü görünür. Bu, her yerde böyledir. Ailelerin çoğunda o yüzden anlaşmazlıklar çıkar."
- Bizde sabahın erken vakitlerinde bir kargaşa başlar, Varenka, herkes girer çıkar, ortalıkta gezinir, kapıları çarpar,kalkması gereken gerekmeyen, bir işi olan olmayan herkesi kaldırır bunlar; herkes çay içmeye başlar. Semaverlerin büyük kısmı ev sahibesinindir biz de, sayıları az olduğu için, sırayla hepimiz saklarız; fincanıyla biri gelip sıraya dışarıdan girmeye kalkarsa, hemen fincanı elinden alınıp başından aşağıya dökülür.
- Dün gözlerimin içine, neler hissettiğimi gözlerimde okumak için nasıl baktınız öyle, benim heyecanıma nasıl hayran oldunuz. Bir çalılık, bir ağaçlıklı yol, bir su kıyısı buluyordunuz; bulunca hemen karşıma geçip gösteriyor ve sanki bana kendi mülkünüzü gösteriyormuş gibi bakıyordunuz gözlerimin içine. Sizin iyi bir kalbiniz olduğunu kanıtlıyor bu.