- Bakın, yağmur yağarken saray yerine bir tavuk kümesi görsem, ıslanmamak için belki kümese girerim. Fakat kümes beni yağmurdan korudu diye, şükran borcumu ödemek için kümese saray gözüyle bakamam. Bana gülecek, hatta böyle bir durumda sarayla kümes arasında fark olmadığını söyleyeceksiniz. Evet, hayatta tek gayemiz ıslanmamak olsaydı, dediğiniz doğruydu diye cevap veririm ben de.
- İki kere iki yalnızca dört ediyorsa, iradenin lafı mı kalır! İki kere iki, iradem karışmasa da dört edecek. İrade bu mudur!
- Arzunun akılla el ele vereceği gün hepimiz isteklerimize değil, aklımıza hizmet edeceğiz; çünkü aklımız başımızdayken manasız bir şey isteyerek kendimize bile bile fenalık yapmamıza imkan yoktur.
- Kırk yaşından fazla yaşamak ayıptır; bayağılık, hatta ahlaksızlıktır! Tüm samimiyetinizle, dürüstçe söyleyin, kırk yaşını kim geçer? Ben söyleyeyim size: Aptallarla namussuzlar.
- Her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; gerçek, tam manasıyla bir hastalık. İnsana, gündelik hayatını sürdürmesi için gereken anlayışın yarısı, hatta dörtte biri dahi, talihsiz on dokuzuncu yüzyıl aydınımıza yeterdi.
- .yalnızca seni seviyorum, bir de mendeburun tekine aşık oldum; bu yüzden mahvoldum. Ama aşık olmak sevmek değildir, nefret ederken de aşık olunur. Bunu unutma.."
- Şiirden anlamak ve şiir yazmam. Şiir , bana göre gerçeğe vurulmuş bir baltadır...
- ...Duayı unutma, içten gelen her dua yeni bir duygunun ifadesidir; yeni, bilmediğin güçlü fikirlerin kaynağıdır.
- Şeytanın bile içinden çıkamayacağı bir karışıklık var. Aklın aşağılık sandığında kalp çoğu zaman güzellik buluyor.
- "Saf,günahsız,masum gülümseyişin içimi rahatlatıyor.Bütün yorgunluğumu,fakirliğimi,ihtiyarlığımı unutuveriyorum.Tasasız,dertsiz,mutlu bir insan gibi hissediyorum kendimi.Beni de hayata bağlayan bir can var diyorum.''