Şehirdeki ışıklar bir filmdekine benzetilince - AlıntıSöz

Şehirdeki ışıklar bir filmdekine benzetilince ve o filmdeki sahnelere yaklaşınca keder veriyordu, filmi bilmeyen mikrop kapmamış gibi rahattı. Kendi derdini şairinkine benzeten, bakışını dizeleştiren hastalanmış gibi oluyor, elindeki kahve ve süt soğuyordu. Havuzlar, fıskiyeler, meydanlar, ışıklar, hastaneler, barlar hep geçmiş ve söylemiş olanların bilgisi ile ağırlaşıyor ve görüntüleri içe düşen akisleri başkalaşıyordu. Aslında gerçekte belki beş kişi hastalanmıştı, belki on kişi görmüştü ama bu masalı dinleyenler, bu cine inanmış ve o geceye tapınmıştı. Rimbaud deniyordu, Baudelaire, Lautréamont, onlar belli ki çarpılmıştı da sonrakiler ve şimdikiler cin görmeden cinin sanrısına çarpılmıştı.

Diğer Şule Gürbüz Sözleri ve Alıntıları