Zihnimizin sahip olduğu en büyük beceri belki de acıyla başa çıkmaktır. Klasik yaklaşım bize herkesin ihtiyacı doğrultusunda geçtiği dört kapı olduğunu öğretir.
Birinci kapı uykudur. Uyku bize dünyadan ve onu dolduran tüm acıdan kaçabileceğimiz sığınak sağlar. Bir insan ağır yaralandığı zaman genellikle kendinden geçer. Aynı şekilde tramvatik haberler alan birini bayıldığı olur. Zihin ilk kapıdan işte böyle geçerken kendini acıdan korur.
İkinci kapı unutmaktır. Bazı yaralar kısa zamanda kapanmayacak, hatta belki de asla iyileşmeyecek kadar derindir. Ayrıca bazı anılar o kadar azap vericidir ki onlara alışmak mümkün değildir. Zaman tüm yaraları iyileştirir sözü yanlıştır. Zaman çoğu yarayı iyileştirir. Geri kalan bu kapının ardında saklıdır.
Üçüncü kapı deliliktir. Bazen insanın aklı öyle darbe alır ki kendini delilikte saklar. Bu ilk bakışta faydalı gözükmese bile öyledir. Gerçekliğin acıdan başka bir şey getirmediği zamanlar vardır ve bu acıdan saklanmak için zihnin gerçekliği bırakması gerekebilir.
Dördüncü kapı ölümdür. Son sığınak. Öldükten sonra bizi hiçbir şey incitemez. Ya da en azından bize öyle söylenir. (Sayfa 145)
Diğer Patrick Rothfuss Sözleri ve Alıntıları
- Kelimeler onlara yapmalarını istediğimiz işi her zaman beceremezler. Müzik, kelimelerin boşa çıktığı zamanlar içindir.
- En fazla şeyi cevap veremediğimiz sorulardan öğreniriz. Bunlar bizi düşünmeye sevk eder. Bir insana tüm cevapları verirsen elde ettiği tek şey bazı hakikatler olur. Ama ona bir soru verirsen kendi cevaplarını kendi arar.
- "Bilinci azıcık bile yerinde olan her adam kendisi için hazırlanmış tuzağı fark edebilir. Fakat onu ters teptirmeye yönelik bir plan kurup o tuzağın üzerine cesaretle gitmek harikulade bir şeydir." Yüzündeki sertliği kaybetmeden gülümsedi. "Hele hele bir tuzak kurmak, birinin o tuzağa karşı kendi hilesiyle geldiğini bilmek ve ona rağmen o kişiyi alt etmek... İşte o iki kat harikuladedir."
- Tedbir daima bilgeliğin aracıdır.
- Evet, kusurluydu. Fakat gönül meselelerinde bunun ne önemi var? Biz insanlar bir şeyi sevdik mi severiz. Mantığın bunda yeri yoktur. Hatta mantıksız sevgi pek çok açıdan gerçek sevgidir. Sevmek için bir sebebi oldu mu herkes sevebilir.
- Aklı başında herkesin korktuğu üç şey vardır: fırtınalı bir deniz, aysız bir gece ve yumuşak başlı bir adamın öfkesi.
- ''Biz insanlar bir şeyi sevdik mi severiz. Mantığın bunda yeri yoktur. Hatta mantıksız sevgi pek çok açıdan gerçek sevgidir. Sevmek için bir sebep oldu mu herkes sevebilir... Ama bir sebep olmadan sevmek... Kusurları bilip onları da sevmek... İşte bu nadir, saf ve mükemmel bir şeydir.''
- "Unutma, her bilge adamın korktuğu üç şey vardır: fırtınalı bir deniz,aysız bir gece ve yumuşak başlı birinin öfkesi."
- Haksız yere suçlanmak zordur, ama hayatlarında bir kitap açıp okumamış veya yaşadıkları yerden yirmi kilometre bile uzaklaşmamış kişilerin sana tepeden bakması daha zordur.
- Çocukken geleceğe pek kafa yormayız. Bu masumiyetimiz sayesinde çoğu yetişkinin aksine hayatın tadını çıkarabiliriz. Gelecek kaygısı duymaya başladığımız gün, çocukluğumuzu geride bıraktığımız gündür.