Kadınsız bir erkeğin hayatı, çocukluğunda g� - AlıntıSöz

Kadınsız bir erkeğin hayatı, çocukluğunda güvenden yoksun (anne) gençliğinde zevkten mahrum (sevgili, eş) , yaşlılıkta ise onu avutacak birinin eksikliği ile geçerdi.

Nasıl ki dişi karınca birleşmeden sonra üreme amaçları için artık lüzumsuz hatta tehlikeli hale gelmiş olan kanatlarını kaybeder, bir kadın da bir veya iki çocuk doğurduktan sonra güzelliğinin büyük bir bölümünü kaybeder ve bu da muhtemelen aynı sebepten ötürüdür.

Kadınların mizacında, doğalarının en derinlerinde her şeyi erkeği elde etme aracı olarak görme düşüncesi köklüdür. Başka herhangi bir şeye ilgisi, her zaman gerçekten uzak öykünme ve taklitten ibarettir. Sahte bir ilgidir.

Ancak her ne kadar yüksek ve ulvi görünürse görünsün, her türlü aşkın kaynağı cinsel güdüdür. Aslında aşk dediğimiz şey sadece daha belirli, daha özelleşmiş ve belki de kelimenin dar anlamında, daha ferdileşmiş biçimiyle mutlak manada bu içgüdüdür.

Diğer Arthur Schopenhauer Sözleri ve Alıntıları