Aç kalmamak için, on beş yirmi kapik kazanmanın pek zor olmadığı Volga kıyısındaki iskelelere gidiyordum. Orada, hamalların, yalınayakların, serserilerin arasında kendimi kızgın kömürlerin arasına sokulmuş bir demir parçası gibi hissediyordum. Her geçen gün, içimde yeni acı ve yakıcı izlenimler doğuruyordu. Orada dizginsiz hırsları, hayvanca içgüdüleri olan insanlar bir girdap içinde dönüp duruyorlardı. Hayata karşı duydukları kini, dünyaya karşı takındıkları düşmanca ve alaycı tutumu ve kendilerini bile önemsemeyişlerini seviyordum bu insanların. Şimdiye kadar sürdürdüğüm hayat beni onlara doğru çekiyor ve içimde bunların yıpratıcı ortamına dalmak arzusu uyandırıyordu. Bret Harte ve okuduğum bir yığın ?bulvar? romanı benim bu ilgimi iyice arttırıyordu.
Diğer Maksim Gorki Sözleri ve Alıntıları
Kız, çile çekmiş insanlara sonradan gelen bir rahatlık havası içinde güzeldi.
''Bazen birisi geçer karşına, bir dünya şey anlatır ama söylediklerinden hiçbir şey anlamazsın; ta ki, onun sözleri arasında, diğer bütün söylediklerini aydınlatıveren basit bir sözcük yakalayana kadar.''
Biz, talihsiz insanlar, her şeyi pek güzel hissederiz de anlatmayı bir türlü beceremeyiz. bu yüzden kendimizden utanç duyar, kendimize kızarız ve yaşam her yandan üstümüze üstümüze gelir; bizi boğar, nefes almaya çalışırız ama, hissedip de anlatamadığımız düşünceler buna meydan vermez.
insan ne şekilde yaşarsa, o şekilde düşünür.
''Ben inanıyorum, bir zaman gelecek ki insanlar birbirlerine değerlendirici gözlerle bakacak, herkes birbirinin gözünde bir yıldız gibi parlayacak. Herkes birbirinin sesini güzel bir müzik gibi dinleyecektir. O gün gelecek.
"Okuma, kavgaları ve gürültüyü önlüyor.İyi bir şey bu.."
"Azıcık mutluluk herkes için iyi olur. Ama hiç kimse azıcık mutluluk istemez. Ve mutluluk ne kadar büyük olursa, değeri de o kadar azalır."
"İnsanların nasıl yaşadığını bilmenin ne gereği var?
Ben nasıl yaşamak gerektiğini öğrenmek isterim."
"-Sık sık gülen insanların içinde daha fazla acı vardır.
- Bunu biliyor musun Andre? "
İnsanların ruhunu öldürüyorlar anne. İşte asıl cinayet bu. Utanılacak bir cinayet...Birtakım silahlar çıkartıyorlar, insanları öldürüyorlar ve bunu yapanlara devlet diyorlar. Evlerine, sosyal statülerine, paralarına hiç bir zarar gelmesin diye garip insanları harcıyorlar. Anlıyorsun beni değil mi anne? Halkın ruhunu kurutuyorlar ve hiç bir şey anlamaz hale getiriyorlar.
Andrey Platonov
Agatha Christie
Mustafa Ulusoy
Hermann Broch
Truman Capote
Osman Nuri TopbaÅŸ
Soren Kierkegaard
Jonathan Swift
Richard Brautigan
Susan Elizabeth Phillips