- Oysa hep bilirsiniz nedir, Ölümlülerin başını yiyen: Kendine fazla güven.
- Yüreğiniz ferah olsun, olabildiği kadar: En uzun gecelerin de bir sabahı var.
- Şiddetle başlayan hazlar,şiddetle son bulurlar;ölümleri olur zaferleri,öpüşürken yok olan ateş ve barut gibi.
- Bin kez beter olur gece,senin ışığın yoksa!
- Ah sevgilim!Karım benim!Nefesinin balını emen ölüm güzelliğine el sürememiş daha;sen yenilmemişsin,güzellik sancağı daha kıpkızıl dudaklarında,yanaklarında;solgun ölüm bayrağı oraya çekilmemiş.
- Ah,burada sonsuzca dinleneceğim,şu dünyanın yorduğu bedeni kurtaracağım uğursuz yıldızların boyunduruğundan.
- Ey gözler,son kez bakın!Ey kollar,son kez kucaklayın!Ve siz,ey dudaklar,nefes kapıları,hakka uygun bir öpüşle mühürleyin aç gözlü ölümle yaptığım bu süresiz anlaşmayı!
- Yarayla alay eder hiç yara almayan!
- Ah,yazgının oyuncağıyım ben!
- düşüncelerinin ağzı dili olmayacak; Aşırı hiçbir düşüncenin ardına düşmek yok; Teklifsiz ol, bayağı olma; Dostların arasında denenmiş olanları çelik halatlarla bağla yüreğine. Ama he zıpçıktı, acemi çaylak arkadaşı da el üstünde tutup elini kirletme. Kavga etmekten sakın, ama ettin mi de öylesine et ki korksunlar senden. Herkese kulağını ver, sesini verme. Herkese akıl danış kendi aklını sakla. Kesenin el verdiği kadar giyin, Zengin ama gösterişsiz olsun giydiğin. Çünkü kıyafet insanın mihengidir çok kez. Ne borç ver ne de borç al; çünkü borç vermek Çok kez hem paranı yitirmektir hemde dostunu. Borç almaksa tutum gücünü yıpratır. (s22)