"Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişemeyeceğinden korkuyorum." (Peyami SAFA)
"Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişemeyeceğinden korkuyorum." (Peyami SAFA)
Büyük bir hastalık geçirmeyenler, her şeyi anladıklarını iddia edemezler.
Kendi kendime karşı çok borçlandım. Kendime vaadettigim şeyleri yapamazsam utancımdan aynaya bakamayacağım.
Yalancı istikbâlin,şüpheli vaatlerine değil,teminâtına ve senedine ihtiyacım var.
Artık merhamete lâyık olduğumu anlamaktan utanmayacak kadar mukâvemetimi ve gururumu kaybetmiştim.
Fakat bir kere inanmanın şehveti başladıktan sonra,hâkikât olduğuna iman edilen şeyi,bütün iştiyâklarıyla kucaklayan insanlar gibi sevinçten çıldırıyorum,kuruntumun utancını duymayacak kadar mes'uttum.
Yalnız, büyüdükçe birbirimize yabancılaştığımızı bir kaç kere fark etmiştim, aramıza meçhul anlaşmazlık setleri yığılıyordu ve ben bunları yıkmaya çalışmaktan zevk alıyordum, fakat her birini yıktıkça daha büyüğünün önüme çıktığını görmek beni hem sevindiriyor, hem kederlendiriyordu. Birbirimize açıldıkça kapanıyorduk. Önceleri her şeyimizi birbirimize açık anlatırken, sonraları, beni kendime karşı, onu da kendisine karşı hayrete düşüren birçok tereddütler ve hesaplar içinde susmaya başladık. Sohbetlerimize ihtiyaç girdi. Zaman geçtikçe birbirimizi daha çok tanıyacakken, birbirimize karşı yenileşiyorduk.c
Yalancı istikbalin şüpheli vaatlerine değil, teminatına ve senedine ihtiyacım var.
Yorganı attım ve yatağın içinde oturdum. İçimde büyük bir boşluk açıldı. Kalbimin çarpıntısından başka hiçbir şuurum kalmamıştı.
Yekta Kopan
Romain Gary (Emile Ajar)
Michael Palmer
Sinan Yağmur
Pearl S. Buck
Mehmed Uzun
F. Scott Fitzgerald
Halid Ziya Uşaklıgil
Pınar Çekirge
Platon (Eflatun)